kalbin çalışma mantığı

entry3 galeri
    1.
  1. Kalp, vücudumuzun motorudur. Daha anne karnındayken çalışmaya başlar ve ölünceye kadar sürer. Kalbimiz, bir trafik kavşağı olup, atar ve toplardamarlar ile tüm vücudumuza gıda maddelerini ve oksijeni gönderir; orada biriken pislikleri de dışarı atılmak üzere akciğer ve böbreklere sevkeder.

    Kalp, göğüs kafesinde, iki akciğer arasında yerleşmiştir. Daha ziyade sol akciğer tarafindadır. Herkesin yumruğu iriliğindedir. Orta yaşta erkeklerde 270-300, kadınlarda ise 260-280 gr.’dır.

    Kalp, kuvvetli kaslardan yapılmıştır ve iç kısmı, top gibi boş olup kan geliş geçişini sağlar. Buraya kan bir yönden gelir ve başka bir yöne doğru gönderilir.

    Kalbin üst kısmında kulakçık denilen iki boşluk, alt kısmında da kanncık denilen daha geniş 2 boşluk vardır. Kalp, boylamasına kesilince bu 4 boşluk görülür.

    Kalbin kasları içerisinde, kendini beslemek üzere kan damarları vardır. Bunlardan kalbin beslenmesini sağlayan ana damarlara “Koroner Atardamarlar” denir. Kalbin, biri sağ tarafında, biri de sol tarafinda olmak üzere 2 koroner atardaman vardır. Bu ana damarlar, daha ince kollara ayrılarak tüm kalbin beslenmesini sağlarlar. Kalbin bu anadamarkun kireçlenip sertleşince kalp yeterince beslenemez olur, buna “Koroner Yetmezliği” denir.

    Atardamarların incelip bittiği yerde ince toplardamarlar başlar ve gelen kan bu sefer oralarda biriken pislikleri alarak önce ince damarlarda toplanır; oradan daha kalın toplardamarlara, daha sonra da ana Koroner Toplardamarında toplanır. Bu ana damar: Kalbin sağ kulakçığına pis kanı boşaltır.

    Kalpte, koroner damarların önemi çok büyüktür. Bunlar, kalbın her tarafına besin ve oksijen taşır, meydene gelen artık maddeleri de toplayıp götürürler.

    Bu damarlardan ince veya kalın, bir veya birkaçının tıkanması, kireçlenip daralması, kalbin o kısımlarının normal beslenmesine mani olur ve hayatı tehlikeye sokar.

    Kalbin iç kısmında, sağ kulakçık ile, sağ karıncık ve sol kulakçık ile sol karıncık, aralarındaki delik ile bağlantılıdırlar. Bu taksimata göre, kalbin sağ yansı, sol yansı diye isim verilir. Sağ ve sol kesimin hastalıkları, ayrı ayrıdır.

    Kalpte, pis ve temiz kanlar önce kulakçıklara gelir ve oradan karıncuklara geçer. Kanın sol kulakçıktan sol karıncığına geçtiği deliğe “Mitral” denir.

    Kan, normal olarak kulakçıklardan karıncıklara geçer. Fakat kanncıklardan kulakcıklarageçemez. Zira aradaki deliklerden sübap vazifesi yapan kapaklar vardır. Aynı şekilde, karıncıklardan vücuda veya akciğerlere itilen kan, tekrar karıncığa giremez. Zira oradaki çıkış deliklerinde de kapaklar vardır.

    Kalbin sağ tarafından kirli kan, akciğerlere , sol tarafından da temiz kan, tüm vücuda pompalanır. Kalp ile akciğerler arasındaki dolaşıma ufak dolaşım, kalp ile tüm vücut arasındaki kan dolaşımına da büyük dolaşım denir.

    Tüm kalbinjç yüzeyi ince bir zar ile kaplıdır. Bu zara “Endokard” denir. Kalbin dışında da yine torba gibi bir zar vardır. Buna da “Endokard” denir. Bu zar ile kalp arasında bir sıvı vardır. Böylece, kalp, içerden ve dışarıdan iyice korunmaktadır.

    Kalbin sağ yarısı ile sol yarısının arası kapalıdır. Ama bazen doğuştan sol kulakçık ile sağ kulakçık arasında delik olur ve pis kan ile temiz kan birbirine kanşır. Buna kalp delikliği denir. Kalbın kanı pompalamak üzere büzülmesine “Sistol” denir.

    Orta yaşlı erkeklerde kalp dakikada 70, kadınlarda ise 73 defa atar.

    Bazı kimselerde bu atış 60, olabilir. Bu, bir hastalık demek değildir Küçük çocuklarda kalp daha hızlı atar Bebeklerde 110-150 ; 6 yaşa kadar 80-90 atış olur.

    Kan içerisinde binlerce al ve akyuvarlar bulunur. Kalpten çıkan bir kan hücresi, 25 saniyede küçük ve büyük dolaşımını yaparak yine aynı noktaya gelir. Bu, dolaşımın ne kadar hızlı olduğunu göstermektedir. Zehirlenme halinde zehirin ne kadar kısa sürede vücuda dağıldığı daha iyi anlaşılmaktadır.

    Kan dolaşımının hızı sadece kalbin basınç yapmasına bağlı değildir. Atardamarların yumuşaklığı, kanın miktarı ve katılığı da dolaşımın hızı üzerinde etkilidir.
    1 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük