son aylarda hayatıma yeni bir yön veren hastane. börek yemeye gittim tel taktılar. * oldu bitti. gülüyoruz eğleniyoruz. sonra afi bir hafta yemek yiyemiyor. telleri sık. teli değiştir. diş ipi, özel fırçalarım, normal fırçam ve tabi ki de diş macunu ayrılmaz bir parça olduk. ben zaten yavaş yemek yiyen biriydim şimidilerde biri yavaş mı dedi. karşımdaki kişi yeniden acıkıyor ben hala yemek yiyorum. yiyorum derken de öyle herşeyi yiyemiyorsun. fındık fıstık kabus. yemeyi bile deneme.
kilo vermek isteyenlere tavsiye edilir. spora gideyim diyet yapayım lütfen dişlerinize tel taktırın. 34 beden olursunuz. bir de spora gidin fit olun. pardon konumuz ortodonti hastanesiydi.
doktorlar super neşeli kafa adamlar. içeride portofino müzikleri duyabilirisiniz. gezgin ruhlu tipler.
güler yüzlü tatlı insanlar.
ağzımda açtıkları yaralar için onları kınıyorum. acıyor. tam geçiyor derken yeniden gidiyorum yeniden sıkıyorlar. *