tycho brahe

entry9 galeri
    2.
  1. bilim tarihinin çok önemli isimlerinden biri. büyük bir dikkatle gökyüzüne bakıp "gördüklerini" kaydetmeye başlayan bir bilim adamı. günümüzde, örneğin ülkemizde sosyoloji biliminde aynı yöntemi uygulayan bilim adamlarının başına neler geldiğini düşünün hele. gökyüzüne değil, kendi ülkelerine bakıp gördüklerini yazıya döken insanların durumu üstüne düşünmek mümkün mü? bilimi sevmiyorsanız mümkündür.

    brahe, doğayı anlamamızın yöntemlerine ışık tutuyor merakıyla. soylu bir ailenin evladı. ideal bir öğrenimden geçmiş, okula gitmemiş! özel bir eğitim sonucu kopenhag üniversitesi'ne girmiş on iki yaşında. 1558 yılında, felsefe okumaya başlamış, ama iki yıl sonra (21 ağustos 1560) güneş tutuluyor bir gün... ve tycho brahe'nin bütün hayatı değişiyor. "bir güneş tutulması gördüm ve bütün hayatım değişti."

    yirmi yaşlarında bir düelloda burnunu yitirir. her aklı başında bilim adamı gibi "düello"dan korkmaz brahe ve (bir kere daha yazmak istiyorum bu cümleyi) yirmi yaşlarında bir düelloda burnunu yitirir. kendine altın ve gümüşten bir burun yaptırır. sonra danimarka kralı frederik'in bilimseverliği sonucu kendisine aylık maaş bağlanır ve bir de ada verilir. bilimin tarihinin çehresini değiştirecek bir adadır bu kuzey denizi'nde. hveen adası.

    tycho brahe uzun yıllar kalacağı bu adada iki gözlemevi yaptırır. uranienborg ve stierneborg. gökyüzüne bakmayı seven bilim adamlarının buluşma yeri olur hveen adası. burada yapılan gözlemler ve kayıtların sonucudur johannes kepler'in çalışmalarının somut bir temele oturması.

    tycho brahe bir ortaçağ aydınıydı ve gerçek bir aydındı. on altıncı yüzyılda yaşadı, on yedinci yüzyılın başında (1601) öldü. kendini izleyecek kuşaklara önemli bir miras bıraktı. temelde bütün bilimsel öneriler gibi son derece basit ve harikulade güzel bir öneriydi bu: kafanızı önünüzden kaldırın ve etrafınıza bakın. görmeyi ve gördüklerinizi anlamayı, yorumlamayı öğrenin. bu yaşamsal öneri (ne yazık ki) önemini ülkemizde bugün bile koruyor.

    bilime en yakın disiplinin şiir olduğunu düşünüyorum epeydir. yüzlerce, binlerce örnek vermek mümkün. aklıma ilk geleni yazayım, ülkü tamer'in neredeyse kırk yıl önce yazdığı bir büyük dize: "gök onları yanıltmaz."
    1 ...