kimsenin dikkat etmediği önemli bir eylemdir. genç insanları yaptıkları işlerde desteklemek, yol göstermek, doğruları yanlışları önüne sermek, güvenmek, değerli olduklarını hissettirmek, yanlışları var ise güzel dille uyarıp doğruyu göstermek... işte bunlar yapılarak gelişime tam anlamıyla açık olan, en verimli yıllarını yaşayan genç insanlar yetiştirilip, daha kaliteli bir birey haline getirilebilir gelecek için. gençler öğrenmeye ve gelişime açıktır. tarla gibi düşünebiliriz onları ne ekerse, nasıl büyütülürse, nasıl kalite aşılanırsa gelecek zamanlarda bunun karşılığını da o şekilde alınır. hatta fazlasıyla.
bu insanlar toplumun geleceğidir. burada yetişkinlerin görevi de yukarıdaki paragrafta bahsettiğim bazı eylemleri gerçekleştirmek. hal böyleyken yetişkin insanlar neden yeterince desteklemiyor gençleri? hatta destek olacaklarına köstek oluyorlar. ve en kötüsü de bunu bilerek yapmaları.
özellikle sanal ortamlarda görüyoruz, yaşı 20'nin altında olan herkese "liseli" yaftası yapıştırıyor yaşı "biraz" daha büyük olanlar. 20'nin altını bırak bunun 25'e kadar götürüyorlar. neden? çünkü üstünlük kurabileceği başka bir alanı yok adamların. mesela herhangi bir konu hakkında tartışma olur, cevabını alır karşısındakinden. ama yediremez bunu kendine. ve cevap verecek kapasitesi de yoktur. sonra gelir ergen, bebe veya liseli diye karşısındakini ezmeye çalışır kendi ezikliğini kapatmak için. başka bir özelliği yoktur bu olgunlaşmamış, hiç bir yetiye sahip olamamış insanların. bunu koca koca adamlar yapıyor ya ben ona hayret ediyorum. yaş geçmiş ama kafa ergen kafası maalesef. keşke çocukluklarında ve gençliklerinde onları düzgün yönlendiren birileri çıksaydı da bu halde olmasalardı. gerçi kaliteli insan olmak zekaya da bağlı ya neyse.
yeni yetişen neslin halini sosyal medyada görüyoruz. resmen rezalet. erkeklerin hepsi birer justin bieber olma peşinde, kızlar da aynı şekilde ünlü yabancıların kopyası olma derdinde. hepsinde bir özentilik, bir yapmacıklık. iğrençler. ilgilendikleri konular boş beleş, gereksiz. ama onları hayat felsefesi bile yapabiliyorlar. zeka kalitelerini geçtim insani değerleri de çok düşük. hepsi çıkarcı ilişkiler içinde tüm insanlarla. tüm kültürel ve insani değerlerden uzaklaşıyorlar ve git gide çoğalıyorlar maalesef. farkında mısınız bilmiyorum ama yıllar yıllar sonra anne-baba olacak insanlar bunlar? meydan bunlara kalacak... tam bir yıkım. birilerinin onları uyarıp doğruları göstermesi gerekiyor, yönlendirmesi gerekir. "vay amk liselisi" diye ortalıkta gezmek fayda sağlamıyor. ergenler diyip de sürekli alay malzemesi yapmak da fayda sağlamıyor. koca koca adamlar bunları yapan. utanın ve icraata geçin boş boş konuşacağınıza. endişelenin gelecek için.
işte böyle saçma durumlar var ortada. ama görev yetişkinlerin. aslında görev basiret sahibi olan herkesin. akıl yaş da değil baştadır.
hz. muhammed* çoğu zaman gençleri açıkça övmek suretiyle onları daha çok öğrenmeye teşvik ederdi. ve gençlerin ilim alanında yetişmesine büyük önem verirdi. vahiy katiplerini genellikle gençler arasından seçerdi ve onların fetva vermelerine izin verirdi. gençlerde zafer ümidi ve başarı sevinci gördüğü sürece, cesaretle görev üstlenip yerine getirmeye teşvik ederdi. bir çok muharebede sancağı, hz. peygamber'in bizzat kendisi gençlere vermiştir. muharebelerde en ön saflarda da gençler yer edinebilmiştir. bu bahsettiklerimizin bazıları henüz 15-16 yaşındaki insanlardı. hani bizim aşağılayıp ergen dediğimiz, eziklediğimiz. ama peygamber efendimiz onlara güvenip, destek çıkarak başarılı olmalarını sağlamıştır. bu davranışlarıyla o gençleri kazanmıştır. işte genç insanlara önem vermek böyledir.