benim kendisiyle ''egemenlik'' (herrschaft) ve ''güç'' (macht) üzerinde tartışmaya girmeyeceğim yazar. bu kavramlar hakkında atıp tutabilmek için en azından max weber'i asgari olarak okumuş olmak gerekir. gücün bir empoze etme yetisi, egemenliğin de kendisine itaat borçlu olandan itaat elde edilmesi olarak tanımlarız. siyaset sosyolojisiyle uzaktan yakından ilgisi olanlar için bu böyledir. dolayısıyla egemenlik, güçle doğrudan ilgili bir kavram değildir. üzerinde çokça münakaşa edilen bu mefhumlar, siyasetin konusudur; bu tartışmanın değil. ona göre konuşalım.
biraz sondan başladım ama mazur görürsünüz.
yahu bu kimseler bizi ne sanıyorlarsa... hilafet dediğin şey, islam devletinin yöneticisidir. tüm müslümanları içine alan bir yapıdır bu. 4 raşid halifeden sonra hilafet, hadis-i şerifte belirtildiği gibi, ''melikliğe'' evrilmiştir. hazreti ömer, ''herkes halifeliğe aday olur ama oğlum olamaz, yoksa halfelik zayî olur'' dediğinde çekindiği şey buydu zaten. islam hilafeti raşid 4 halife döneminde esas olarak yaşanmış, bir de emevî hanedanından ömer bin abdülaziz çok kutlu ve adil olduğundan, onun devri de bu döneme alınmıştır. toplam 5 insanın döneminden bahsediyoruz...
ha diyebilirsiniz ki, ''sonra meliklik oldu, babadan oğula geçti, yani meşru değilmiş zaten''. hayır, alakası yok. meliklik dahi, islam ümmetinin başsız olmasından iyidir. ulema da bunu ''ehven-i şerreyn'' yani ''kötünün iyisi'' olarak görmüş, hilafetin devamı için bu yöntemi meşru görmüştür. bizim bahsettiğimiz hilafet, ''esas ve asr-ı saadet'' hilafetidir. yani karikatürize edilmiş bir hilafettir. bir ideal tiptir. o nedenle çıkıp da, ''osmanlı hilafetinde şu oldu, emevî hilafetinde şu oldu, demek ki bir işe yaramıyormuş'' demek çok basit bir yaklaşım. tüm müslümanları içine alan bir devlet yapısı ve başındaki adil yönetici... hilafet budur. ''ama şimdi bunu kurmak çok zor ve pratik akılla bağdaşmaz''. zorsa zor, kaldırırken bize mi sordunuz? mustafa kemal allah'tan sizin gibi fikirsiz değildi, adam halifeliği muhafaza etmek için ismet paşa'ya rağmen bir sürü takla attı, ''ileride lazım olur'' diye de, iç ve dış mihraklar izin vermediler.
ya şu ''halifenin çağrılarına kulak asan var mıydı'' lafı da gına getirdi ya... 1300'lü yıllardan bahsediyorsunuz. endülüs'ten müslümanlar gemilerle kudüs'ü kurtarmaya gelse, haçlı seferi bitecek be. hava harekatı mı yapacak müslümanlar moğollara? selahaddin eyyubî döneminde müslümanların haçlılara karşı birleşmesi, zaten abbasî hilafeti sayesinde vücuda gelmiştir. hilafet neden bir işe yaramasın? çanakkale şehitliğinde ölen lübnan'lısı, gazze'lisi, yemen'lisi neden burada şehit oldu? birinci dünya savaşı sırasında osmanlı'ya çıkan isyanlar bile ''halifeliği kurtarmak'' propagandası ile çıkarılmıştır. orada dahi dinî duygular tahrik edilerek bir meşruluk sağlanmıştır.
velev ki hilafetin misyonu yok olmuş olsun. bm'nin misyonu ne de onlarca ülke üye ona? bugün bir sürü kıytırık ''işbirliği örgütü'' ne işe yarıyor uluslararası siyasette? bm'yi de, nato'yu da, federe devletleri de kaldıralım o zaman bu mantığınıza göre. bir iki ufak başarısızlığı gördüğünüzde hemen coşun, ondan sonra şuanda çatırdayan ab'ye girmek için 40 takla atın. işte kemalist kafası... ulus devlet çok mu işe yarıyor? türkmenlere neler yapıldığı ortada... ulus devletler buna karşılık verebildiler mi? yok... hadi o zaman ulus devleti de kaldıralım çok bilmişler...
hazreti osman'a, ali'ye isyan edenler de bugünkü vahhabîlerin dedeleri, haricîlerdir. ilk ortaya çıktıkları günden itibaren ''bunlar kim amk'' nidaları ile karşılanan haricîler islam dünyasını karıştırdıkça karıştırmıştır. hazreti osman ve ali dönemlerinde çıkan karışıklıklar zaten abdullah b. sebe adlı bir yahudi tarafından başlatılmış, sonra tahrik edilmiştir. sahabeler de insandır, hata yapar ve günah işlerler. zaten hazreti aişe de ali'ye bir anlık kışkırtma ettiği isyandan sonra çok pişman olarak hayatı boyunca siyasetten uzak durmuştur. her şey abdullah b. sebe'nin başının altından çıkmış. ünlü osmanlı devlet adamlarından ahmet cevdet paşa'nın islam tarihi üzerine yazdığı yazılarda kendisini nasıl anlattığına bakılabilir bunun için.
biz diyoruz ki: müslümanlar birlik olmalıdır. bunun önündeki engeller de bertaraf edilmelidir. kemalsittir, gavurdur, kafirdir, zındıktır; fark etmez.