iptal başvurusu için yönetmeliğin yayınlanmasını dört gözle bekleyen avukatlar ve avukat adayları bulunmaktadır. önceki yıllarda belli bir dönem uygulanan avukatlık sınavı kanunla düzenlendiği ve anayasa mahkemesinin iptal kararıyla beraber kanunda boşluk oluştuğu için yönetmelikle sınav getirmek kalıcı bir çözüm olmayacaktır. iptal başvurusunda bulunacak olan kimselerin dayanak noktalarından birisi de 1982 anayasasının 13.maddesinde yer bulan "hak ve hürriyetlerin ancak kanunla sınırlanabileceği" ibaresidir. bir diğer dayanak da haklı beklenti kavramıdır.
sınavın getirilmesi kuşkusuz yerlerde sürünen mesleğe belli bir saygınlık kazandıracaktır. her yıl parazit gibi çoğalan hukuk fakülteleri ve kontenjanları ile buralardan gelen on binlerce mezunu durdurmak için bu yola başvurulmak zorunda kalınması ise iktidarın devlet yönetmekteki beceriksizliğinin ve ileriyi göremeyişinin en açık göstergesidir. sırf daha fazla vergi elde etmek ve elinin altında bulundurup daima kullanabileceği çok sayıda işçiye sahip olmak için yeni hukuk fakültelerinin açılmasını teşvik eden yönetimler yüzünden yargının üç ayağından biri olan savunma makamı ayaklar altına alınmıştır.
bugün adalete güvenmeyen insan sayısı toplumda bu derece fazlaysa, mahkemelerden çıkan kararlara/ilamlara toplumun güveni kalmamışsa bunun en önemli sebeplerinden birisi de savunma makamının kendisine yakışır seviyede görevini ifa edememesidir. savunmanın yerlerde sürünmesinin sebebi ise kuşkusuz piyasadaki niteliksiz avukatların fazlalığıdır. bu niteliksiz avukat fazlalığının sebebi ise depo ruhsatı dahi verilemeyecek derecede yetersiz olan binaların(!) yürütme tarafından hukuk fakültesi diploması veren kurumlara dönüştürülmesidir. bu sınavın getirilmesi elzemdi. hukukta kazanılmış hak müessesi diye bir kavram olmasa mevcut avukatların tamamının bu sınava girmesi gerektiğini savunacağım ama ne yaparsın ki hukuk karşısında avukatların boynu kıldan ince!
