En iyi dublajı yapıyoruz diye övünen bir millet. Tvde bilmem kaç bin tane kanalı olan, örnek vermek gerekirse isveç'te kanal sayısı 12, ki çoğu ingiliz showlarını yayınlıyor.
Hayatında hiç bir şeyi sorgulamayan bir toplum. ideolojisi ne olursa olsun geçerli, aile ve çevre ne verirse o. Kitap okuma seviyesine zaten girmiyorum.
Dedikodu, fal kültürü, başkalarının hayatlarına bu kadar salça olma. Başkalarının hayatlarının üzerinde hak iddaa etme, farklılıklardan hoşlanmamak değil nefret etmek.
Kadının cinselliğiyle kafayı bozma.
Turiste küfür ettirip mutlu olma. Sadece ingilizce bilmeyi kültürlü olmak sanma.
Küfür etmeyi veya bel altı esprileri samimi olmak sanma. Bilgili insanları aşağılama ve her nedense samimiyetsiz görme.
Din ve vicdanı ayıramama; bundan dolayı bir çok aile nasıl olsa müslümanız diyerek çocuklarına ayrı olarak bir terbiye verme gereksinimi duymuyor. Suç işlememenin sebebi insan hakları vs... değil, sebebi empati kurmakta değil, sadece allah korkusu. Olsun tabii, herkes dilediğine inansın, sorun dine inanmak değil ama onun dışında çocuklarımıza ayrı olarak empati kurmayı ve insanlara ne olursa olsun saygı duymayı öğretmeliyiz ki olay sadece korku duyma boyutunu geçip, gerçekten bu tür tarz kötülükleri düşünmeyen bireyler yetişsin.
Tvlerde ki dizi konuları bile anlatıyor bir şeyler aslında. 3 saatlik bakışmaları izlemek... Bu halkın beyni uyuşmuş.