şimdi şaka maka bir kenara, karşımıza çıkan her şeyi yererek yüceleceğimiz sanrısı öte kenara, burada bir kadriye ana karakteri var ki otur bu diziyi salt o karaktere hürmetinden seyret. tabii şerif sezer ismini unutup bu şahsı kadriye ana olarak benimsemiş olmak da apayrı bir oyunculuk başarısı...
birbirinin en küçük kusurlarına bile tahammülü olmayan insanların açlık ve soğuk karşısındaki çaresizliğini gösterdiği sahne mi dersin? "tuz ye." repliğiyle hafızalara kazındığı ve sana kimin su uzatacağını bilemeyeceğini, birbirimize ihtiyacımız olduğunu anlattığı sahne mi dersin?
yoksa dün sezon finalinde baştan sona verdiği hayat derslerini mi dersin? bir anne ki evladının canına kıyan evladını öldürmeden önce onu elleriyle besliyor. bir anne ki bu kıyımdan yalnız ve yalnız kendini mesul tutup kimseyi suçlamıyor, bir anne ki canından can olan evlatlarının kundaklarından yavrusuna kefen dikiyor...
e bi de bunların üstüne selda bağcan'ın yanık sesinden alma attım yuvarlandı ninnisi girer de insanın gözleri dolmaz olur mu?
sana bebek diyemedim, ak sütümden veremedim nenni oğul oğul, nenni yavrum yavrum...
tanım: sezon finaliyle şaşırtmış, etkilemiş, sarsmış olan dizidir.