işid'in musul'u ele geçirip, elçiliğimizi basıp, konsolosumuzu ve kahraman (!) özel harekatçılarımızı tek bir kurşun sıkmadan rehin alması sonrası dış basından yorumlar;
Alman 1'inci Kanalı ARD'nin Tahran muhabiri Reinhard Baumgarten, Musul'daki Başkonoslosluk baskınından Türkiye'nin izlediği dış politikayı sorumlu tuttu. Benzer bir yorum, Fransız Le Figaro gazetesinde de yer aldı.
ARD'de Baumgarten imzasıyla "Ankara ve Cihatçılar" başlığıyla yayımlanan haberde, Ak Parti hükümetinin kısa süre önce El Nusra'yı terör örgütü olarak tanımlamasının baskının yapılmasına yol açtığı, Türkiye'nin son üç yıldır Suriye'ye karşı izlediği dış politikayla aşırı grupların güçlenmesine neden olduğu iddia edildi.
Türkiye'nin özellikle Suriye'de Beşar Esad'ın devrilmesi için aşırı islamcı gruplara destek olduğu kaydedilen yorumda, "Türkiye, kısa süre öncesine kadar, Suriye'deki iç savaşta, islami grupların yanında yer aldı. Şeytandan kurtulmak için iblise destek oldu" ifadesi kullanıldı.
Analizde, bölgedeki gelişmelerin Kuzey Irak petrolünde söz sahibi olma mücadelesi olduğu da dillendirildi.
Fransız Le Figaro gazetesinde ise Laure Marchand'ın imzasıyla istanbul mahreçli haberinde Türkiye'nin Iraktaki kasırgaya tutulduğu ifade edildi ve Musul'daki Türk Konsolosluğu'nun neden daha önce tahliye edilmediği eleştirilerine yer verildi. "Türkiye ağa takıldı" başlıklı haberde, şöyle denildi:
Zaman zaman uluslararası baskıya maruz kalan Türkiye, IŞiDin de aralarında olduğu Beşar Esada karşı savaşan cihat yanlısı örgütlere verdiği desteğin kendi toprak bütünlüğü için bir tehlike olabileceğini fark ederek son aylarda bundan vazgeçti. Birçok uzmana göre Musuldaki konsolosluk saldırısı, Ankaranın bu geri adımına karşılık bir misilleme. http://www.hurriyet.com.tr/dunya/26604357.asp