tanrı nın varlığına ve dine dair sorular

entry50 galeri
    1.
  1. Her daim içinde yaşamla beraber inanç duygusu barındıran insanların aklına hayatının bir döneminde takılmış sorulardır. bu sorulara örnek vermek gerekirse ;

    1-Allah yapacağımız herşeyi biliyorsa neden dünyadayız?

    2- Eğer herşeyin bir yaratıcısı varsa Tanrı’yı kim yarattı?

    3-Tanrı’nın egoist olma sorunsalı

    4-Tanrı varsa neden kötülük var , Neden ortaya çıkıp kötüleri cezalandırmıyor sorunsalı

    5-Stephan Hawking’in açıklamalarındaki sorunsallar

    6-Tanrı neden insanoğlunu yarattı?

    7-Evrim teorisi doğruysa Tanrı’da yok mudur?

    8-Bir insan neden ateistliği seçer sorunsalı

    9-Müslümanlar neden bu kadar zulüm göstermektedirler?

    10- Biz Müslüman bir ülkede doğduk , diğerlerinin günahı neydi?

    11- Din ile kandırılan ve sömürülen insanlar dinin kötü birşey olduğunun kanıtı değil midir sorunsalı

    1. Ve 2. Sorunun kendime göre cevaplarını şimdi sıralamak isterim ;
    Öncelikle Boyut kavramını özümsememiz gereklidir. Herkesin bildiği üzere 3 boyut vardır ve biz bu 3 boyutlu dünyada yaşamaktayız. Keza dünyada gördüğümüz , dokunduğumuz ve inceleyebildiğimiz herşey 3 boyutludur. Tv ekran görüntüsü bile 2 boyutlu olarak gözükse de çok az da olsa bir eni vardır. Hatta mikroskobik yaratıkların bile tek boyutlu bir nokta gibi algılandığı fakat elektron mikroskobunda bakıldığında onların da 3 boyutlu birer varlık olduğu gözlemlenebilmektedir. Yani yaşadığımız dünya tamamen 3 boyutlu objelerden oluşan bir dünyadır.

    Bu kısa bilgiden sonra konumuzun asıl açıklamasını sağlayacak konuya açıklık kavuşturalım , yani “zaman”.

    Zaman nedir?

    Zamanı 3 boyutlu uzayımıza göre tanımlarsak geçmişten geleceğe doğru giden , sonsuz uzunlukta bir ip gibi düşünebiliriz. Bu ip her ne kadar sabit gibi gözükse de aslında çok değişken titreşimlere uğrayabilmektedir.

    Keza zaman hıza ve çekim gücü dediğimiz kütlenin uzayı bükmesi durumuna tepki vermektedir. Hız arttıkça zaman yavaşlar , çekimgücü de arttıkça zaman yavaşlar. Bununla beraber hız ve çekimgücünün azalmalarıyla ise hızlanır. “Nasıl yani?” diyenler olacak. Hemen açıklık getireyim ;

    Uzayı dümdüz bir çok gergin bir çarşaf gibi düşünün ve üzerine bir bowling topu (güneş) bırakın. Bu bowling topu uzayı yani çarşafı o kadar çok bükecektir ki , bowling topundan küçük kütleye sahip bilye gibi cisimler (dünya) aynı çevredeki uzayda döndüğü taktirde topun çarşafta oluşturduğu eğimden ötürü ona doğru yuvarlanacaktır. Ortamda bowling topu değilde sadece bilye olsaydı , topluiğne başı da (ay) bilyeye doğru yuvarlanacaktır. Toplu iğne başı ise kum tanesini kendine doğru yuvarlayacaktır. Bu böyle sonsuz kütlelerden sıfır kütleye kadar giden bir durumdur. Kütle çekimin genel prensibi budur. Peki bu dediğime göre “dünya neden güneşin içine girmiyor?” Diyenler olursa hemen açıklayayım ; belli bir hız ile uzayda savrulurken bu eğimli bölgeye girerseniz ve ortamda sürtünme yoksa o istikamette sonsuza kadar dönersiniz. Örneğin bir rulet masası düşünün. Rulet masasında atılan bilye , atılmanın hızıyla merkezin etrafında dönmektedir. Olan eğimden ötürü doğru merkeze doğru kavislenir fakat hızın yarattığı merkez kaç kuvveti ile de dışa doğru kütle itimi yapar , bu yüzden direk merkeze doğru düşmez. Eğer ortamda sürtünme olmasa ve o bilye yavaşlamasa , kesinlikle bu eğimden etkilenmeden aynı şekilde sonsuza kadar dönmeye devam edecektir. Dünyanın durumu da güneş etrafında aynen budur , aslında yerçekimi denilen şey de budur. Kütlenin uzayı ne kadar büktüğüne bağlı bir durum yani. Kastedilenin aksine kesinlikle mıknatıs etkisi gibi bir şey yoktur.
    12 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük