cska'nın alex'e adam markajı uygulamaması durumunda fenerbahçe'nin en azından bir puan alacağı karşılaşmadır.
fenerbahçe'nin son iki avrupa maçına baktığımız zaman anderlecht maçında inter maçındaki kadar etkili olmasa bile rakibe kaleciyle karşı karşıya pozisyon vermeyen bir sıkı savunması var fenerbahçe'nin. her ne kadar önder ileri çıkışlarının %70inde sıçsa bile geride dikkatli ve çok iyi topları çıkartıyor. edu ve lugano da türkiye ligindeki performanslarını katlayarak oynuyorlar. roberto carlos'u zaten anlatmama gerek yok herkes biliyor. kısacası fenerbahçe çok büyük bir mallık yapmadığı takdirde yine rakibe öyle net gol pozisyonu vermeyecektir.
orta saha'da herkesin korktuğu bir oyuncu var o da deniz barış. deniz inter maçının son 5 dakikası hariç müthişti. topa bastı, düzgün pas attı hatta adam geçip topuk pası bile attı! anderlecht maçındaki asistini de hatırladığımız zaman sanki deniz'e bir şeyler oluyor avrupa maçlarında bir farklı oynuyor. ama tabii ki deniz denizdir, her an her şey beklenir kendisinden!
alex ve kezman bu maçın kilit adamları olacaktır, ancak yine 4 kişi bu 2 adamı tutarken deivid çıkıp bir tane daha çakarsa işte o hiç sürpriz olmaz...
neticede yine de "ohh lan kesin yeneriz" diyemeden heyecan içinde izleyeceğim karşılaşmadır. yine kazanmak için sahaya çıkılmalı, eşşekler gibi koşulmalı ve kıçtan ter akıtılmalıdır. sonra yenilirsek yenilelim, yeter ki mücadele edelim.
1 puan şeker gibi, 3 puan baldan tatlı olacaktır bu maçta...
hadi hayırlısı!
edit: deivid çaktı çakmasına da, ulan edu, ulan edu....
