mertvye dushi

entry20 galeri
    19.
  1. Gogol , bu kitapta mükemmel bir ana karakter değil de gayet de nev-i şahsına münhasır -kısmen adi ve bencil- biri olan çiçikov’u seçmiş ve onu her yönüyle tarafsız anlatmış. Ama kesinlikle kötü veya alçak birisi değil. Zaten yazar da çiçikov’a alçak demiyor; “o zamanlar rusyada herkes alçaktı , ona ‘işini bilen’ demek daha doğrudur” Diyor.

    yazara gelirsek , Başkalarının görüşlerini haddinden fazla önemsiyordu. Kitabı okuyanların da mutlaka dikkatini çekmiştir. Zaten kitaba “okuyucu...” , “yazar...” vs diyerek fazlasıyla müdahil olduğundan çok da dikkat çekiyor. ben yalnızca diyorum ki , yazarın bu konudaki hassaslığı garibime gitti. Okuyucu karakterden hoşlanmış mı...Bunlardan niye mi bahsetmiş...Bu yazdıklarına katılmaz mıymış...sanane hacı dayı , sen yazmana devam et! Yani durup durup kitabın ortasında kritik yapıyor. Kimilerinin hoşuna gitmiş olabilir belki ama romanı , dakikada bir rusya’nın halihazırdaki durumu hakkında bölmesi iyi olmamış , abartmış*. He bir de sağlam rus propogandası ve tabii ki eleştirisi yapıyor.

    Mali ve siyasi görüşlerini anlatabilmek için bir sürü gereksiz karakter ekleyip romanı biraz uzatmış. En azından kitabın sonuna kadar böyle. Sonlara doğru okumayı etkileyecek kadar çok eksik metin var. Çok boşluk var , araları kendiniz doldurmanız gerekiyor. Bir de şöyle bir şey var ki tesadüf mü dersiniz:
    https://galeri.uludagsozluk.com/r/639255/+**
    Şehirdekilerin bunun ölü köleler topladığını öğrenmesi ve kendilerinin de buna ön ayak olduğunu farketmeleri , dolayısıyla da denetime uğrayacaklarını anlamalarıyla nasıl davranacaklarını bilememeleri ve tavırlarının tersine dönmesi çok yerinde olmuş. insan , bilinmeyen karşısında hep aptalca davranır zaten...

    Ve sonuç olarak da neye bağlıyor: teori ile halkı kalkındırmaya çalışanlar ve kolay yoldan parayı bulmaya çalışanlar işin sonunu getiremez , yalnızca azim ve disiplinle çok çalışmak sizi** başarıya götürür. Ayrıca vatan , düşman ulusun darbeleri altında ölmez. Rüşvet , adaletsizlik , tembellik gibi nedenlerle kendi kendimizi yok ederiz. Gogol , bunlara ek olarak bir de şöyle diyerek bitirmiş*: bu rüşvet gibi kusurlar da insan faktörü oldukça engellenemez çünkü doğamızda vardır. Bu nedenle tek çare ; vatanseverliği kişisel çıkarların önüne koymaktır. Hep olumsuz şeyler yazmışım sanki ama kaliteli bir roman , sevdim. Keşke tamamlayabilseymiş.

    --spoiler--

    [+] Çiçikov , sobakiyeviç’i şöyle bir gözden geçirdi. Bu adamı , orta büyüklükte bir ayıya benzetiyordu. Giydiği elbise , bu benzeyişi bir kat daha arttırıyordu ; frakı , ayı postu rengindeydi(...) dünyada öyle yüzler vardır ki , doğanın bunları çarçabuk makas , eğe , burgu ve bunlara benzer diğer aletleri kullanmaksızın özensiz bir tarzda yapıverdiği sanılır. Sabokiyeviç’in yüzü de , doğa tarafından balta ile yontularak yapılmışa benziyordu: burun için iki kere , dudaklar için bir kere balta vurmuştu ; gözleri de bir burguyla delinmişti. Bundan memnun olan doğa , yapıtını hiç düzeltmeksizin , ona bir biçim vermeksizin , “yaşıyor!” diye bağırıvermişti.

    [+] Zenginliği hakkındaki haberler ağızlarda dolaşmaya başladıktan sonra , bayanlar onda daha birçok özellik de bulmakta gecikmediler. Milyoner sözcüğü , parayla pek ilgilenmeyen bu bayanları paradan daha çok etkilemişti.

    [+] Yazar , bu iki bayana , herkesin hoşuna gidecek bir ad vermekte zorlandı. Bir soyadı uydurmak tehlikelidir ; çünkü , büyük memleketimizin her köşesinde muhakkak o soyadıyla anılan biri bulunur. Böylece , o adam haklı olarak öfkelenir ; yazarı , casuslukla , yaşamının en küçük sırlarını , elbiselerini , sevgili karısı agrafena ivanovna’nın pişirdiği yemekleri öğrenmek istemekle suçlar. Bir soyluluk ünvanı , toplumsal bir derece vermek de tehlikeli olur. Bizim asiller , zamanımızda o derece duyarlı olmuşlardır ki haklarında yazılan her şeyi kişiliklerine bir saldırı kabul ederler ; adeta , havadan nem kaparlar. Örneğin: “bu şehirde bir ahmak oturuyor.” Denilmiş olsa , kılığı kıyafeti yerinde kerli ferli bir adam hemen: “ben de bu şehirde oturuyorum” demez , “ben bir ahmağım!” diye bağırır.

    [+] işte ben de kahraman olarak erdemli bir adam seçmek istemedim. Bunun da nedenini açıklayabilirim: insanlığı koruyanların artık dinlenmelerinin zamanı gelmiştir. Niçin mi diyeceksiniz? Şunun için ki; “erdemli insan” ifadesi , bugün onları kullananlar tarafından değersizleştirimiştir. Hemen her yazar “erdemli insan”ı kalemiyle betimlerken hırpalamıştır...o derece ki , erdem boğulmuş , öldürülmüş , gölgesi bile kaybolmuş , bir deri bir kemik kalmıştır. Erdemli adamdan iki yüzlülükle söz edilir , ona hiç saygı gösterilmez ...bu nedenle , alçak adamları ele almanın zamanı gelmiştir; biz de onları kahraman olarak seçiyoruz.

    [+] Budalalık! Onların en yüksek yaşam gereksinimi dediği şeyler nedir? Kimi aldatıyorlar? Kitapları var , okumuyorlar! Hepsi de servetlerini kumarda yitirdi! Yemeğe davet etmediğim , kendilerine ödünç para vermediğim için bana kızıyorlar. Onlara ziyafet çekmiyorum çünkü böyle şeylere alışık değilim! Çok şükür yemeğimiz var , gelsinler onlar da yesinler. *
    --spoiler--
    0 ...