sıkılmış, hem de dünya üzerine geliyor gibi hisseden, temiz kalbine düşen duygu bombalarının çaresizliğinde düşünmeye ve aramaya devam eden yazar.
radyoyla ilgili bir konuda tartışırken tanışmıştık, karakterli üslubu ve ciddiyetiyle hemen sevdirdi kendini. derin düşüncelerin korkusuz şövalyelerinden biriydi, hani insan kahramanlıklar düşler ya kendine yakıştırır, işte o çoktan zırhını giymişti haksız dünyanın sapmış rüzgarı karşısında. ona düşen pırıl pırıl bir sahil ve kumları yalayan hafif bir meltemdi. odun dedi kendine, değildi elbette, o çınardı, gittikçe büyüyen, bilgi depolayan ve köklerini saldıkça salan bir ihtiyar delikanlı.
yaşadığımız dünya, bize deli diyor deeplomatt , kitap okuyoruz sürekli ya.
yaşadığımız dünya bizi dışlıyor deeplomatt, hayal kurup tartışıyoruz ya, saptırılmış normlara inat.
yaşadığımız dünya tepemize binmek için fırsat kolluyor deeplomatt, gürültü patırtının ortasında bir parça sessizlik arıyoruz ya.
aldırma, gelip geçecek kara bulutlar, bize kalacak güneşli bir öğle sonrası. sabret dostum.