ayasofya, fethin sembolüdür. denir ki ayasofya, islam'ın batıya açılan kapısıdır. öyle ya, konstantiniyye fetholunmadan evvel, ayasofya bu sefer hristiyanlığın doğuya açılan mabedi idi, doğu hristiyanlığını temsil ederdi. bu açıdan hem hristiyanların hem de müslümanların gözünde sembolik değeri büyüktür.
zaten vakfın mülkü de, sultan mehmet han hazretlerine aittir, camiye çeviren odur. islam hukukunda yazar ki: ''vakıf, nass gibidir, değişmez'' yani vakfı kuran ve mülkiyetine alan, ancak onu değiştirme yetkisini haizdir, bu başkasının tasarrufunda değildir, hatta devlet dahi karışamaz. buna da ''sahih vakıf'' denir ki, fatih'in ayasofya'sı da böyledir.
ayasofya'nın müze olarak kalması da mesele değildir. namaz kılınırken resimlerin üzerine bir örtü örtülür, kılınır; vakit namazlarının ardından ziyarete açılır, herkes ziyaret eder. bu çözümsüz değil ya...
biz hilalin yanındayız, haçın değil... ayasofya bizimdir!