biz hollywood'la büyümüş bir nesiliz. milletin para için götünden uydurduğu basit senaryoların yarattığı öngörülerle yaşıyoruz.
"komünizm kötüdür."
evet öyle ama neden kimse bilmez?
"hintliler pistir."
hayatında hintli gördün mü?
"iri erkek kabadayıdır."
"rus kızları orospudur."
"erkek aldatır, arkasından ağlar. kız da affeder."
böyle böyle konseptlere bağlı yaşıyoruz. bunları arıyoruz. bunları istiyoruz.
yağmurun altında öpüşmek rezalet bir şey mesela. burnuna falan su kaçıyor, zaten ıslanmışsın, zatürre olacaksın amk ergeni.
ama onu istiyoruz. çünkü dışarıdan güzel görünüyor. iş tamamen buna indirgendiği için. işin geldiği son nokta bize yetmiyor. aslında işin gelebileceği son nokta gelmiyor. kalıplarımızdan sıyrılamıyoruz.
seviyor musunuz?
kabullenin birbirinizi.
o erkek ryan gosling olmayacak.
kız da rachel mcadams olmayacak.
ama birbirinize saygı duyduğunuz zaman notebook'u sikip atan bir aşk yaşarsınız. çünkü sizinki gerçektir ve her an sizinle yaşar.
o film ise sadece 'oynat' tuşuyla yaşama bağlıdır.
