içimde dizginleyemediğim bir yazma isteği vardı. yazmak istiyor yazamıyordum (bkz: ilhan irem - konuşamıyorum). senelerden 2006'yı gösteriyordu takvimler. ekşi sözlük denilen ne idiü belirsiz site ancak "kayıtlı okuyucu" gibisinden bir sıfatla üye alımı yapıyordu. yazamıyorduk kısacası. işte o zamanlar google isimli arama motoru vasıtasıyla şimdi yuvam olarak gördüğüm uludağ sözlük ortamına giriş yaptım. giriş o giriş aradan geçen sekiz sene boyunca yazdım durdum. o kadar çok yazı yazdım ki standart kalite a4 kağıtlarına 12 punto ile önlü arkalı çıktılar alacak olsak bu yazılar boyumu aşardı. ve şimdi uludağ sözlük içimde 8 yaşında yaramaz bir çocuk. nasırlı kalbimi hayata çarptıran bir dinamoydu. her gün hiç ama hiç istisnasız 8x365 gün benimleydi bir sevgili gibi. beraber şarkılar söyledik, zirvelerde coşmuş gönüllerimiz huzur buldu.