yoktur. varsa da bende etki etmiyor.
hayattaki en gıcık olduğum insan türü de sivilcesiz insanlar zaten. sivilcesiz insan mı olurmuş? insan mısınız lan siz!?
hayır öyle kafa kadar yahut iltihaplı sivilcelerim de yok. sanki yüzümde kızamık çıkmış gibi kırmızı kabarcıklar oluşuyor zaman zaman. biri geçerken başka bir yerden yeni bir tanesi baş gösteriyor. kafası kopasıca....
doktora gittim bunun için, ilaç verdi. kullandım, komple suratım kurudu. bildiğiniz pul pul oldu işte.
sonra başka bir doktora gittim, losyonlar falan bir sürü ıvır zıvır verdi. kullandım, kezzap sürmüş gibi yandı resmen (gerçi hiç kezzap sürmedim ama, neyse işte).
babaannem "beyaz sabunla (hacışakir) yıka yüzünü, bizim zamanımızda bir tek o vardı. bak nasıl pürüzsüz cildim." dedi. hakikaten de öyle, kırışıkları olmasa tertemiz suratı var kadının.
eskiden sivilce ilaçları mı varmış dedim, sadece hacışakir ile yıkadım yüzümü. allah o sabunun belasını versin, bi tuhaf oldu cildim. kuru desen kuru değil, yağlı desen gram yağ yok... sivilcelerim geçti mi? hayır tabi ki...
sonra anneannem "zeytinyağlı sabunla yıka, iyi gelir o." dedi. anneannem öl dese ölürüm ben, ne derse yaparım yani. gittim aktara aldım sabunu, kullandım. hayır anneannem tavsiye etmiş olmasa, yeminle küfürler gırla gidecek. böyle tövbe estağfurullah bir şeyler oldu yüzüme yine... geçti mi? yine hayır...
sonra aktara gittim ben yine. ablalar var orada, her şey hakkında bilgileri var. nasıl akıllarında tutuyorlar onca şeyi ben anlamıyorum. neyse gittim derdimi söyledim. kil maskesi verdiler, bir de losyon tutuşturdular elime, bir güzel de soyup soğana çevirip şutladılar beni dükkandan. söyledikleri gibi uyguladım her birini. bir ara geçer gibi oldu, sonra yine çıkmaya başladı kırmızı tepeler...
yumurtanın beyazıymış, yoğurtmuş, limonmuş onları saymıyorum bile. suratıma sürmediğim hiçbir gıda maddesi kalmadı. en son sodayla yıka dediler, bir kovaya soda boca edip kafamı içine sokup intihar edesim geldi. yapmadım. denemedim bile. yıkıyorum ama 3/4 gündür. geçiyor da sanki ama umutlanmak istemiyorum.
bu da işe yaramazsa suratımı yüzdürmeyi düşünüyorum zaten.
işin şakası bir yana, barışık olmak lazım. başka çözümü yok. mesela ben her yeni çıkan sivilcelere isim koyuyorum, duygusal bağ kuruyorum onlarla. işte o zaman çok çabuk geçiyor. niye? sevilen her şey gibi sivilcelerin de g.tü kalkıyor, hoop gidiveriyor hemen...
not: sivilce için çözüm önerilerini, sevilen herkesin g.tünün kalkmasına nasıl bağladım sormayın. ben bile hala anlamış değilim.
yalnız ne yazdım bee...
