yıllardan neydi, inanın hatırımda değil. olmasın da zaten... ne önemi var rakamların? ne önemi var geçen zamanın? o sayılar bir bir ilerlerken olan ölümlü vücudumuza olmuyor mu sanki? geçen zaman, hüzün vermekten başka ne işe yaradı şimdiye kadar?
gün, yıl, saat hiçbir şey önemli değildi o zaman da, o yanıbaşımda durduğunda.
gülümsüyordu...
bir an boş bulunup, bana gülümsedi sandım. aslında bana bakıyordu, peki neden bana gülümsemiyordu ki? hayır, bunun kaldırıma çakılı bir sokak lambası olmamla ilgisi yoktu. o direkt gözlerimin içine bakıyor apaçık bana gülümsüyordu. o zaman öyle sanmıştım, şimdiyse anlıyorum bana gülümsemediğini. onun gülümsediği içindeki heyecanıydı.onun için bir kaç ay sonra geçiverecek küçücük bir heyecana gülümsüyordu, bana değil. ben onun içindeki heyecanın yaratıcısıydım ve etkisi geçmeye mahkum bir deneyimdim yanlızca.
bilinçsizce onun gülümseyişine, gülümseyerek karşılık veriyor, içimdeki aşkın kabarmasına mani olmuyordum. o zaman olmam için bir sebep de yoktu zaten.
geçmişi ve o günleri düşününce, yine engel olmazdım diyorum. onun benimle oynadığını adım gibi bilsem de engel olmazdım, hayır. gerçekliğine emi:n olduğum duygulara ihanet etmek olurdu bu. belki, sadece biraz daha az aptal durumuna düşmeye çalışırdım. ama yine de severdim. yine gülümserdim...
halbuki anlayamıyor insan kimin gerçek kimin bir rüya olduğunu. gözleri ve gülüşü çok gerçekçiydi. siz de düşünün benimle beraber, kendi anınızı getirin gözünüzün önüne ama bugünkü bilincinizi boşverin sadece o güne gidin o duygulara yeniden bürünün, şimdi aldatıldığınızı biliyorsunuz ama o gün, o dakika bilmiyordunuz.
söylesenize, çok sahici değil miydi gülüşü?
sizi sevdiğine inandırmamış mıydı sahiden ya da siz kendi aptallık denizinizde kulaçları savururken ölesiye güvenmemiş miydiniz ona?
yoksa alalade bir sokak lambası mıdır sadece bunu yaşayan...
aşk, bitmeye mahkumdur sevgili dostlar. bitmezse onun aşk olduğunu nereden anlayabilirsiniz ki? aşkı yaşadım diyenlerin hepsi geçmiş bir anıdan, gitmiş bir sevgiliden bahsederler hep. fark etmediniz mi?
aşk, acıysa ve gönül buna muhtaçsa, bizler zavallı, sevgi dolu, masum, biçare mazoşistler değil miyiz?
daha berbadını söyleyeyim mi sevgili dostlar, aşk bir kere yaşanmaz.
tek bir kişiye aşık olunmaz.
yaşadığınız acıların henüz sonu gelmedi yani. bitmedi hiçbir şey.
yine yeniden aşık olacaksınız.
ben de oldum. bir lambayken hem de.
siz de olacaksınız.
belki yıllar sonra belki tam da bugün.
bir öncekinden ders çıkarmamış bir biçimde atılıvereceksiniz yenisine.
aşk böyledir işte, hatalardan ders çıkarmaya müsade etmediği gibi, sizi bulutların en tepesine çıkarır ve orada siz daha ne olduğunu bile anlamadan mahsenine kilitler. orada yeniden kilitli kalacaksınız sevgili dostlar. yine hayatın en büyük cezası; "zaman"la kilidi çözüp çıkacak, acılarınızdan beraat edeceksiniz.
ama ne mi olacak? tahmin edin...
yine, yeniden.
ömrünüzce.