Ayrıntıları paylaşıldığında o ayrıntılara göre yorumlanacak öngörüdür. zira Türkiye toplumunda evli ve çalışan kadınlar evli olup çalışmayan kadınlara göre çok daha ağır bir yük altındadır, diğer bir deyişle objektif bakıldığıdna kadının çalışması gerektiği dayatmasını da öne sürmek kadına haksızlıktır. en ideali kadının özgür iradesine bırakmaktır.
Zira her ne kadar eşi çalışan erkekler ben eşime yardımcı oluyorum bik bik bik etse de işten birlikte geldikten sonra televizyon karşısına yayılıp göbeğini kaşıyarak yemek ne zaman hazır olacak diye soranlarıda bolca mevcuttur.
Avrupa ülkeleri ile kıyaslayanlar açısından da avrupada kadının iş gücüne katılması mantalitesi yıllardır kemikleşmiş ve belli bir düzene oturmuş haldedir, orada kreş sorunu, bakıcı sorunu yoktur, günümüzde bi kadının düz mantık devlet memuru olduğu düşünüldüğünde aldığı para ortalama 1.800 TL olup kreş parası ortalama 700-800 TL civarındadır. bu çerçevede parasal açısından ev ekonomisindeik nimet-külfet dengeleri açısından ve sağlıklı bireyler yetiştirilmesi açısından ne kadar etki sağlayacağı tartışmalıdır.
Ayrıca mevcut işsizlik oranı düşünüldüğünde daha milyonlarca işsiz erkek ortada gezecekken bir bayanın çalışacağı işte bir erkeğin çalışmasıyla başka bir yuva kurulacak ve bir ocak tütecek olup, bu açıdan toplumsal büyüme sağlanacaktır.
Sonuçta yaşanılan ülkede iş gücü imkanı azalmış hatta iş gücü ithaline (ülkeye iş gücü için insan yerleştirmek) başlanma noktasında kadınların iş gücüne katılması tabiki desteklenmeldir. Açıklandığı üzere ülke olarak bu imkanlara sahip olunduğunda geri kafalılık olarak karşısında duracağım toplumdur.