bir zamanlar da müslüman sayısına göre ölçülüyordu bu gelişmişlik. islam ülkeleri medeniyetin zirvesinde iken.
dünya tarihi bir tahtıravallidir, zamanı geldiğinde, dengeler yine değişecektir. böyle anlamsız istatistiklerle hüküm veren insan, ne tarihten, ne sosyolojiden, ne de siyaset biliminden nasibini almamış demektir. varılan bu tür anlamsız kanılar, sosyal bilimlerin suratına tükürmekle eşdeğer hareketlerdir. bir iddianın tutarlı olması için 'gelişmişlik' kıstasının tanımlanması, ucu açık bırakılmayarak değer parametrelerinin belirlenmesi, söylenenlerin altının doldurulması gerekir, yoksa bilimsel ifade olmaz.
bunları söyleyenlerin aynı zamanda sözde bilimselliği öne çıkartan, pozitif ilim yanlısı kimliğe sahip ateistler olması (!) ise ayrı bir ironi. belki de bizim 'geri' kalmışlığımızın sebebi, ateistlerimizin diğer ülke ateistlerinden daha az makul kimseler olmasıdır.