şöyle bir damla sadece. hiç kimse görmeden. sol elin tersi ile silinecekken göz, kimseye çaktırmadan, hafifçe katık etmek içkine. hafifçe, kimseyi incitmeden, sessizce ağlarken, bir damla sadece, geçmişteki tüm acı günlere, gelecekteki bilinmezliklere, bugün'deki muammaya istinaden tek bir damla.
birileri sorsun sonra, "neden bu kadar sessizsin?" diye. cevap verme sen. her rakı sofrasında, beynini, geçmişine gönder. beynin, geçmişinden ağlanılacak bir çok anıyı aynı anda bulup getirir.
uzun saçlarını da kes bu arada. kimsesiz sokak çocuklarına yorgan yap. rüyalarını anlamaya çalışma artık. hiçbir şeyi anlamaya çalışma.
anlamaya çalıştıkça anlam denizinde boğulursun. yüzme bilmiyorsun sen. onun için anlama. bazılarına yük olur bilmek. gram gram, dirhem dirhem yok eder. bazılarını ezer bilmek. üzerinden koca bir hayat geçer bazılarının. bazılarını, tutup tutup duvara vurur bilmek. bilme sen. cehaletin erdem olduğu bir devirde, sadece yaz. beynindekileri, zihnindekileri. mideni ve ruhunu bulandıran her şeyi. yaz!
yazarak yok etmeye çalış kendini. çünkü; yazmak, vazgeçmektir. şairlerin, yazarların kendi intihar stilleridir yazmak. aynı betimlemeyi bir kez kullanabilirler sadece. tek hakları vardır. ve, her şey, onlar için tek haklıktır. aşk, hayat, öfke, seks...
onun için tek seferlik yaşa! ve, bu tek seferlik hayatında, tek bir damla gözyaşını katık et , bir kadeh soğuk rakına. meze olarak da geçmişini ye! geleceğini kus! bugününe tükür!
