Kanlı eylemlerin muhatabı olan her bir çocuğun yaptığı oyun.
oyun yaşında küçücük ellerle devlere kafa tutanlar ve yine o küçücük ellerle tanklara taş atan çocuklar onlar.
yüzüme kapalı ellerim sadece bu anlar için hazır ol da beklerken,
sevgi; paha biçilemez reyonlarda alınan allı pullu hediyelik eşya olmuş.
bugün, yarın için dün olacak ve arlı dünler arsız gelecekten haberdar, eminim.
Balonlarını kaktüslere bağlamış çocuklar var bi yerlerde biliyorum.
nasır, ömür çizgilerinin kısacık olduğu ellerindeki tek süs!
Her oyun ölüm,
her ölümü oyun sananlar
aha işte bu çocuklar.
Kaybolduklarında yerdeki taşlara kıyamayıp Yollarını kan damlalarıyla bulunlar da onlar.
Yerde bulunan her taşı cebe atmalarının nedeni, demokrasinin aniden kıyımla gelişi...
insanın sükunetini yine insanın bozduğu o topraklarda,
Zaman yaşlı, zaman aksak.
ve herşeye inat;
minicik bedenlerini merminin ucunda bırakıp, gururlarını tanka taş atarak kazananlar
tebessüm dağarcığından gülümsemeyle ölüme kucak açan da yine onlar bilirim.
Her çakıl taşı silahlarıyken onların,
bu bedenlerin fakir kokusunu alamayan
boka bulanmış burunlar da var.