Gerçi bu cinsiyet ayrımı yapmaksızın herkesi etkiler. Sonuçta mıy mıy eden biri ile kim konuşmak ister ki?
Şurası bir gerçek, her insan anlaşabileceği birini arar. Anlaşılabilmek her ne kadar siz kadar en az karşı tarafı da ilgilendiriyorsa, anlamak da karşındakinin sana anlatabildiği kadar senin de anlayabilmendir. Het iki durumda da karşılıklı bir arz&talep ilişkisi söz konusu.
Özeti şu, herkes kendini az biraz iyi bir anlatıcı olarak görür kendi gözünde. Ama karşındakini beğenmek biraz daha zordur. Bu bakımdan ne kadar hitabet gücünüz varsa o kadar önde olursunuz.
Ve son olarak şu var, bir insan konuştuğu kadar değil, anlattığı kadar hitabet gücüne sahip olur.