Günlerden pazartesi uyandırdı sokak sesi.
Erken saatlerin karanlığı penceremi tıklattı.
Süzüldü içeri yalnız kız.
Renklerden maviydi yatağın ucuna serildi.
Küçük odanın dağınıklığı üşüttü zayıf kollarını.
Sıcak bir şey istedi yalnız kız.
Hali tavrı çekingendi.
Beni ilk defa görmüş gibi uzun belli hikayesi.
Anlatmamayı yeğledi sessizliği severdi yalnız kız.
Ne güneş açtı ne yağmur yağdı.
O bir sustu bir ağladı.
Kirpiği ıslak bileği çıplak kahvesiyse siyah.
Kelimelerden hayali biraz ışık olsa ya dedi.
Avuçlarını bana açtı göz kapakları yalvardı.
Bir mum yaktım iki söz yazdım.
Dalgaya yattım gözümü açtım.
Bir vardı bir yoktu yalnız kız.
Bir vardı bir yoktu yalnız kız.