Ruhudur.
Bir kadını kadın yapan kıvrımları değil gülüşü, bakışıdır.
hatta kokusudur. Çünkü kadın vücundan oluşan bir organizma değil bir erkeğin yeryüzünde bulunduğu tek cennet ve cehennemdir. Eğer bir kadını seviyorsanız şişmanlığı, çirkinliği kavgaları her şeyi teferruattan ibarettir. Başını kalbinize koyup yatıyorken uyuşan kollarınızı sırf o rahatsız olmasın yahut sırf gitmesin diye kımıldatmıyor ve huzurun en derinine indikçe nefesiniz kesiliyorsa. Bir kadının sadece belini, boynunu değil: dudaklarını en çok da ellerini özlersiniz ve unutmamak gerekir ki zamanı durduran bakışları bir ömre bedeldir.
Güneşdir kadın; ısıtır içinizi en derin soğuklarda ve ışık olur karanlık zamanlarınıza...
Eğer bir kadının rüzgarda savrulan saçlarının dansını görebiliyorsa gözler ve o baktığında gözlerinize kalbiniz titriyorsa gözlerinizi kapatmaktan korkuyorsanız gidecek diye ister yıldızlar kadar uzak ister köşedeki çiçekçi kadar yakın olsun siz hep kalbini özlersiniz.