ev dallas a döndü homina koyyim. kafam çok karışık.
herşey abimin evlenmeye karar vermesiyle başladı. şimdi nişanlılar, ve yakında evlenecekler. ama abim, bizim aile, yenge, onun aile, ve ben arasında acayip bi metafor var.
olay aslında basit:
abim, annem ve babamın istemediği bir kızla evleniyor.
abim kızı seviyor.
kız abimi seviyor.
babam kızın babasıyla anlaşamıyor.
kızın annesi annemin telefonlarına çıkmıyor.
kızın annesi beni hiç sevmiyor.
kızın kızkardeşi beni seviyor.
kızın babası bana karşı boş değil. hocam hocam deyip duruyor.
kızın kendisi beni seviyor.
kızın ıstanbuldan gelen sınıf arkadaşı da beni seviyor. hatta yazıyor.
ben kızın sınıf arkadaşına yazamam çünkü ayıp olur.
abim beni o taraftan uzak tutmak istiyor. ama oraya da tek başına gitmek istemiyor. aileden biri olarak sikee sike beni götürmek zorunda.
kız yemek yapmayı hiç bilmiyor. ben de her yemeği yiyemiyorum, so, kızın evinde pek yemek yemiyorum. yanlış anlaşılma ihtimalim var.
kızın babası beni seviyor. abime ulaşamazsa direk beni arıyor.
evvelsi gün kızının telefonundan beni aradı.
kızın ninesinin kafa gidik. hiç susmuyor.
kızkardeşim bu yaz evlenecek. hiçbir olayda kimseyi takmıyor.
anne-babam bacımı sözlüsüyle tek bırakmak istemiyor.
bacım da benimle beraber gitmek istiyor sözlüsünün yanına.
ben kendimi piç üvey evlat gibi hissediyorum.
benim telefonumda annem lovely mum diye kayıtlı. kızkardeşim beni biri kızla konuşuyor sanıyor. ingilizce bilmemek çok boktan amk. sırdaş triplerinde takılıyor. tehdit edecek gibi işler yapıyor.
ne olacak hiç bilmiyorum ama en sikindirik konumda ben bulunuyorum. eğer dengeler bozulursa herşey benim başıma yıkılabilir.
sonuç olarak:
annem fitneci,
babam atarlı giderli,
abim yavşakımsı,(yavşağımsı da olabilir)
kızkardeşim mal,
abimin kız saf,
kardeşi sağlam,
arkadaşını boşverin,
kızın babası ters,
annesi de giderli...
ben ise mükemmelim. beğğğnn mükemmelim. eğğnn mükemmel benim.
şaka lan şaka. o kadar silik bi insanım ki kimse işi düşmedikçe beni hatırlamıyor.
ama kaderin bi cilvesi, tüm bu ipnetorların da bana işi düşüyor.
ehehehe