çok konuşulan bir konuya açıklık getirmeye çalışırsak
türkiye'deki varlığı yada yokluğu yönetenlerinin türbanlıları vs okullara alıp almamasıyla değil, örneğin, 15 fizik hocasına karşılık 1500 din kültürü hocasıyla eğitim kadrosunu doldurmasıyla ölçülebilir.
türbanlılar da, sevsek de, sevmesek de, tıpkı kürtler, solcular, komünistler, hatta ülkücüler gibi bir kesimdir bu ülkede. ister kızın ister bağarın. (sosyal demokrasi dersi almak isteyenler lütfen (bkz: baskın oran) )
buna karşılık, yukarıda bahsettiğimiz irrasyonalist ve yobaz kadrolaşmayla ve devleti yöneten kadroların dini bilimden daha ileri bir değer olarak görüp bu algıyla devlet yönetmesiyle, türkiye'de malesef ki sekülerizmin veya laikliğin pek de olmadığını görebiliriz.