Yetenekleri bir yana gol atma hırsının ve hedefinin , takımın başarısının önüne geçmesine izin veren ve bu yönüyle takımdaki birliktelik ruhuna zararlı futbolcudur. Diğer bir deyişle, gol atamayıp 3 puan almaktansa, gol atıp 0 puan almayı tercih edermiş gibi hissediyorum şahsen .
Galatasarayın bu ruhsuz , birlik beraberlikten uzak görüntüsünün nedenini anlamak için 6-0 lık Bursa maçına önem verilmesi gerektiği görüşündeyim .
Maçın geniş özetini lütfen tekrar izleyin ve Burak'a dikkat edin :
1. Gs maçta 6 gol buluyor ve kankası Selçuğun attığı son gol hariç hiçbirinde o sevinç patlamasını göremiyoruz Burak'ta . Hatta golü başkası attı diye demoralize oluyor desek belki yeridir. Daha sonra zoraki sevinme görüntüleri verse de takımın o an ki mutluluğunu paylaşmadığı çok açık .
2. Maçın son 15-20 dakikasına takım 5 farkla önde giriyor. Sahada, statta, kulübede bayram havası var. Ama Burak yıkılmış bir vaziyette. Saha içinde moralsiz, ruh gibi dolaşıyor.
3. Forvet gol atmak ister tamam eyvallah ama takım uzun aradan sonra , üstelik Bursa gibi güçlü bir takıma fark atmış ise , takımı benimsemiş olan bir futbolcu nasıl olur da mutlu olmaz. Kaldı ki aynı maçta Drogba da 5.golü atana kadar golü yok ,o da forvet , o da gol atamamış ama arkadaşlarının attığı goller onu mutlu ediyor, kendi atmış gibi seviniyor.
4. Herşey bir tarafa sadece bu maçta 3 net gol kaçırmıştır. Bu sezon şampiyonluk gittiyse aslan payı Burak'ın kritik anlarda kaçırdığı pozisyonlardır.
5. Maç boyunca topu bana atmadınız bir kaç kere sitem ediyor . Bunu sadece bu maçta değil , bir çok maçta yaptığı biliniyor artık. Drogba'nın jeneriklik topuk golünde bile neredeyse bana atmadın diye sitem edecek . Daha sonra da Hajrovic'e sitem ediyor.
Tüm bunların ardından bir de Burak gol attıktan sonraki gol sevincini göz önüne getirin. Mesela en son Bursa maçında attığı kolay golden sonraki haline bakın. (Kolay diyerek Burak'ın yaptığı işi küçümsemek için söylemiyorum gerçekten kolay bir gol.)
Her ne kadar armayı falan öpse de bunlar bana taraftara oynamak gibi geliyor. Takımı gerçekten benimsemiş bir insan bu kadar çelişkili hallerde olmaz.
Kaçırdığı goller, takım hücumdayken elle kolla yaptığı sayısız fauller nedeniyle yarıda kalan ataklar , sağa sola sürekli sitemkar tavırlarda bulunması, deplasmanlarda aldığı tepkiler nedeniyle takımı psikolojik olarak zayıflatması , karşı takım oyuncularıyla yaşadığı gerginlikler ...
Yani sözün özü; Burak belki çok gol atıyor gibi gözüküyor ama takıma verdiği zararlar attığı gollerin çok daha ötesinde. Umarım seneye takımda tutmak gibi bir yanlışa girilmez.
Not: Canım bir maçtan böyle bir analiz yapılmaz. Belki o gün morali bozuk gibi yollarla savunmaya da kalkmayalım. Çünkü Burak bunları bu sezon birçok maçta yaptı. Bursa maçı sadece bir örnek.