(bkz: denizler altında yirmi bin fersah)
(bkz: ay a yolculuk)
(bkz: dünyanın merkezine yolculuk)
(bkz: seksen günde devr i alem)
(bkz: balonla beş hafta)
(bkz: iki yıl okul tatili)
(bkz: deniz yılanı)
ve hatırlamadığım diğerleri.. alayı jules verne. gri jules verne serisi. hemen hemen bütün kitapların bilimkurgu olduğu bu seriyle birlikte jules verne hayatımdaki en önemli adamlardan birine dönüşmüştü kısa zamanda. birini bitirip öbürüne başlıyordum. ve aya yolculuğu, deniz altıların nasıl gittiğini, adını yeni öğrendiğim ülkeleri falan anlatıyordum evdekilere. ve bu kitapları dünyanın sonunun çok büyük bir uçurum olduğunu düşündüğüm, o uçurumdan aşağı baktığım rüyalarımdan "hakketten büyük uçurummuş vay" diyerek uyandığım, dünyanın döndüğünü katiyen kabul etmediğim, hele yuvarlak olmadığına falan küçücük kalıbımı bastığım bi dönemde, dünyayı en merak ettiğim yaşlarda okumaya başlamıştım. aman allahım nasıl şeylerdi onlar öyle? ne maceralar, ne gizemli ne zeki şeyler, üf. arkadaşlar çağrıyordu da top oynamayı, saklamabaçı, grup grubu falan reddediyodum. hayır diyodum, ben artık kitap okuyorum... sanki sabahtan akşama eve girmeyen, bütün gün toz pis yutan çocuk ben değildim. "kitap okuyorum ben..." gurura bak hele. bu seri bana nerden geldi, kim aldı bu kitapları hiç hatırlamıyorum ama kim yaptıysa mükemmel bi şey yapmış. şu an alıp tekrar okumak istedim hepsini.