Biri var mesela; gözleri yeşil. Ve saçları kısa hafiften. Kendi kesmiş. Acı çekiyor. Ağlıyor geceleri. Eli telefonda her daim. "hazırlan, gidiyoruz." diyecek bir ses bekliyor. Bambaşka bir hayat istiyor. Acılarından, pişmanlıklarından ve yaşadıklarından arınmak için. Sevip sevmediğinden emin bile değil; ama ölümüne istiyor çekip gitmeyi.
Mesela biri daha var; o da o yeşil gözlerin içinde kaybolup gitmeyi istiyor. Sevdiği kadının farkında olmadığı gamzesinde yaşamak istiyor. Elini hiç bırakmamış sayıyor o kadını. Vapura biniyor; aklında o. Şöyle bi istiklal'e çıkıyor her köşebaşında onu görüyor. Özümseyemediği gerçekler karşısında ağlıyor kaldırım köşesinde. Giriyor bir sokağa, bir de bakmış hayali karşısında. Hayallerinin kadını. Mavi elbisesiyle. Saçları kıvır kıvır. Yüzünde o ilk günkü tebessüm. Mavi bir baykuş onları izliyor uzaktan. Sonra kanat çırpıyor mavi baykuş; öylece uçup gidiyor.