hiç bir ,"gerçek" ya da "fanatik" ne derseniz diyin, fenerbahçeli ya da galatasaraylı birbirlerinin başarılarından (ligde veya avrupa'da) hazzetmez. "tebrikler, bir galatasaraylı olarak deli gibi feneri destekledim, boğazım patlayana kadar bağırdım" diyen kişi yalan söylemiş olur. yalan olmasa bile içinden "ulan keşke şunların yerinde biz olsak" diye geçirir. aynısı fenerbahçeliler için de geçerli.
bunun nedeni aslında taraftarların birbirine üstünlük kurma çabası. misal; galatasaraylı bir taraftar, fenerbahçe avrupa'da bir galibiyet aldığı zaman, taraftarı ileride o galibiyeti gözüne sokacağını bildiği için sevinemez. galatasaraylı diyecek ki "biz real madrid'e bastık lan, milan'ı maymun ettik, arsenal'in eline verdik." ardından fenerli "ne var lan biz de inter'e çakmadık mı haa?" diyecek ve saçma bir tartışmaya girilecek. yani fenerlinin eline koz geçmiş olacak.
bu sebeple "efendim ülke puanı, hepimiz türküz" edebiyatını pek samimi bulmadığımı belirtmek isterim. böyle bir şey varsa da sadece türkiye'de var demektir. bir manchester utd. taraftarı, chelsea'nin ulusal başarılarını hiç bir zaman sevinçle karşılamaz. ya da boca juniors taraftarı, river plate'in. "e onlar türk değil ki. hem onlar hep alışık bu başarılara." ama unutmamak gerekir ki onlar da insan. bu evrensel bir olgu.
ben ne yalan söyleyim bir galatasaraylı olarak fenerbahçe'nin hiçbir başarısına sevinemiyorum. zorluyorum ama olmuyor. çünkü biliyorum ki bir gün o başarı gelip benim başımın etini yiyecek. onun için, şampiyonlar liginde ya da uefa'da finale çıkana kadar fenerbahçe'ye destek yok benden. final maçında düşünürüm. ihtiyaçları da yok zaten benim desteğime. böyle daha mutluyum.