türk insanının gittikçe daha da umursamadığı, geçmişte "bazılarımızın" annesi ve babasının bizlere öğrettiği kurallardır.
toplu ulaşım araçlarında;
bağırıp çağırılmaz
sessiz konuşulur
'ihtiyacı olan' insanlara/büyüklere yer verilir.
vs. gibi kurallardır bu kurallar.
bu kurallar bizlere küçük yaşlarda gerekirse dayağa varan yöntemlerle öğretilirdi. çünkü saygı büyük bir unsurdu. ancak günümüze baktığımızda, yorgun argın işinizden gücünüzden/okulunuzdan çıkıyorsunuz ve otobüste çığlık atan bir çocuk ailesiyse tek kelime etmiyor çocuğa. çocuk anlayamayacak yaşta da değil. sürekli 40 dakikalık 50 dakikalık yol boyunca çocuk hiç durmaksızın konuşuyor, çığlık atıyor, yaşı küçükse ağlıyor fakat hiç kimse bu çocuğu susturmuyor.
yaşlılara yer verme konusunu zaten geçtim, yer isteyen gözlerle bakana eyvallah vermeyebilir yer, ancak uslu uslu kimseye zararı dokunmadan ayakta tutunmaya çalışan 70-80 yaşındaki amcaya/teyzeye bir allahın kuluda buyrun geçin siz oturun demiyor, dersten çıkmış çok yorulmuş beyefendi/hanımefendi, toplu taşıma aracını kullanmasaymış.
oldu, adam 3 kuruşluk emekli maaşıyla, taksiye binsin.
günümüzde "çarpıcı" reklamlar yapılması gereken kurallardır bu kurallar çünkü artık bazı insanlara tak etmiştir bu umursamazlık.
ayrıca
yaşlıya verdiğin yere aa boşaldı diyip oturan fırsatçı gençler'in de uyması gerektiği kurallardır...