ortalığı karıştırmak için elinden geleni yapan pislik, illet bir kız.
ekranlarda yiğit'in iyiliği yanlış anlaşıldı ve gereksiz yere sinirler gerildi.
gerilen sinirleri yatıştırmak için yiğit anlamlı bir konuşma yaptı.
konuşma sonrası şu konuşma herşeyi açıklıyor.
yiğit: sen bana inanıyor musun baba.
ertunga: inanıyorum.
yiğit: sen bana inanıyor musun müge.
müge: inanıyorum.
yiğit: sen bana inanıyor musun turabi.
turabi: inanıyorum.
yiğit: sen bana inanıyor musun sahra.
sahra: bilmiyorum!
ulan apaçık kadın ortalığı karıştırma peşinde.
sen kimsin de herkes inanıyo sen inanmıyorsun.
