insaf, iz an ve sağduyu sahibi ilim erbabının da kabul edeceği gibi Hocaefendi, ülkemizin yetiştirdiği nadide şahsiyetlerdin biri, ilim irfan sahibi ve bir gönül mimarıdır. O, bütün hayatını milletin gözü önünde yaşamış, gizlisi saklısı olmayan abide bir şahsiyettir. Değerli hocaefendi çocukluğundan itibaren güzel ahlakına, ilim aşkına, peygamber ve sahabe sevgisine herkes şahittir. Onun ihlâs ve samimiyetini, kendisini dine, millete ve insanlığa adamasını, mütevazı fakat vakur duruşunu, helal- haram sınırlarına ve kul hakkına olan titizliği gözler önüne serilmektedir.
Hocaefendi Erzurum un en meşhur âlimlerinin rahle-i tedrisinden geçmiş ve nihayet Bediüzzaman Hazretlerinin eserlerini tanıyınca da bütün ruhuyla nurları anlamaya ve anlatmaya koyulmuştur. Ömrünü kitaplar arasında geçiren, yetmişten fazla eseriyle ki bunların bir kısmı yirmiden fazla dile tercüme edilmiştir, fikir ve aksiyon hayatıyla üniversitelerde doktora tezlerine konu olan hocaefendinin bazı eserleri fakültelerde ders kitabı olarak okutuluyor. Hatta dünyada Hocaefendi adına üniversitelerde kürsüler kuruldu, yabancı ilim adamları bile hocaefendiye büyük saygı duymaktadırlar. Allah razı olsun kendisinden...