mayıs ayında bir maçta orta hakem, yardımcı hakeminin kararına uyarak faulü vermiş, yardımcı hakeminin sarı kart da göstermesi ısrarına rağmen futbolcuyu ikinci sarı kartını göstererek sahadan atmamıştı. bu maçtan sonra yenilen takımın yöneticileri celallenmiş, ligden çekilmeye kadar vardırmışlardı işi. tüm bunlar yaşanırken federasyon "hakemimiz iyi maç yönetti" derken, kazanan takımın yöneticileri ise "kazandığımız için mutluyuz" demekle yetinmişlerdi.
aradan aylar geçti, yardımcı hakeminin kararını dinlemeyen başka bir hakem bu sefer önceki maçı kazanan takımın golünü vermedi. mağdur yöneticiler "masaya vururuz, altında kalan ezilir" dediler, onlardan başka da kimse ses etmedi.
demek ki neymiş: "bir gün herkesin adalete ihtiyacı olabilyormuş"
edit: eminim ki ertuğrul hocanın maçın tekrarı konusunda bir isteği, bir ısrarı olmamıştır. eğer beşiktaş kendisine bir duruş, kendisini temsil edecek bir yüz arıyorsa, bu ertuğrul hoca'nın pırıl pırıl yüzü olmalıdır, yoksa sinan engin'in veya yıldırım demirören'inki değil...