kendisiyle dün akşam bir barda sohbet ettik. sağlam rakızadelerden biriymiş şahit oldum.
herkesin bir godot'u varmış. onun godot'u ''dünyayı kadınlar yönetmelidir''miş.
hayatla ilgili çok güzel bir benzetme yaptı.
dizleri bükmüş çömelmiş bir kadın yerde içi kazılmış bir mezar oraya doğum yapıyor.
ölüm doğumla başlar.
ve hayat o çukura düşerken gördüğümüz kısa süreli ince ışıktır.