hatırla sevgili

entry686 galeri video2
    183.
  1. tatilden sonraki ilk bölümü ile bekleneni karsilayamamis dizidir.

    - dizi dün aksam tam bir türk filmi tadindaydi. bir ahmet, bir deniz baska da bir sey yoktu dizide. yani kinle dolu bir jön ve ölümle pencelesmesine ragmen sevdiklerinin destegiyle hayata dönecek olan genc.
    - aylardir yasemin ahmet'e söylesin de artik birlessinler, biz de doya doya siyasi fonu izleyelim diye yana yakila dua ederken, gerceklerin gün yüzüne ciktigi ilk bölüm itibariyle gecmisi mumla arayacagiz gibi bir his olustu icimde. cünkü ahmet'in öfkesi öyle büyük ki, ben kestiremiyorum kac bölüm daha böyle gözlerini kisip bakmasiyla gececek. haa bu arada ahmet yine tanimlanamayan cisim olma yolunda hizla ilerliyor dikkat edin.
    - yasemin daha bi güzellesmis gibi geldi bana, tatil yaramis hanim kizimiza. tabii ki bu güzellesme tip bakimindan, yoksa oyunculuk olarak bi gidim ilerleme yok. eski tas, eski hamam. bos bakislar, gereksiz agiz oynatmalar, kendini kasarak konusmalar, mimikten yoksun bir yüz ve harika(!) bir aglama kabiliyeti. iste buuu.
    - necdet'i özlemisim ama harbiden. ya da kestigi rolün ne kadar iyi hakkini verdigini mi özlemisim desem. hadi hep beraber yasemin ve necdet'in aglamasi arasindaki 7 farki bulalim.
    biri ne kadar dogal, gercekci, digeri alabildigine egreti...
    bir de güzide'den önceki o cok bildik delikanli necdet'e benziyordu yine. ah ulan güzide senin sayende eskisi gibi göremiyorum necdet'i bir türlü, ne desem bu senaristlere az .
    - deniz(mavi gözlü olan), bir sey yapmadi yan gelip yatmaktan baska. ama kendisine o bile yakisiyor. merak etmeyin iki bölüm sonra yine bizimle olacak deniz'imiz, her sey yolunda, sorun yok yani.
    harun, isik ve defne'nin deniz'in basinda beklerken yaptiklari konusmalari begendim oyunculuk olarak.
    amaa bence filmin en güzel iki sahnesinden biri; defne'nin babasinin deniz'e bakarak sol yumrugunu kaldirmasiydi."sen olmazsan olmaz."...
    - yasar'in arkadaslarinin isik'tan "manita" diye bahsetmeleri kafamda soru isaretleri olusturdu. o zaman manita sözcügü kullaniliyor muydu acaba gibilerinden.
    - tanidik yüzler de yavas yavas cikiyor sahneye gecmisin gölgelerinden. sinan cikinca pek sevindim ben mesala. ama durduk yerde niye gösterdiler onu anlamadim. (tip benzemis yine. oyunculuk hakkinda yorum ilerde)
    - en güzel ikinci sahne de; ahmet'in düsen rüya'ya dogru kosma tesebbüsüydü bence. bir insanin kizina yabanci olmasi nasil bir duygudur acaba diye düsünmeden edemedim bu arada bu bölümde. "amca sizi cok sevdim. baba diyebilir miyim?" repligini bekliyorum ama üc vakte kadar.
    - ayla da hangi cehenneme gittiyse yoktu ortalikta, aman cok asiri(!) üzüldüm göremeyince onu.
    deniz (gezmis olan) da mapustaydi neden girdigini anlamamis olsam da, 17 saniye görünüp harun'u iki kucakladi o kadar.
    0 ...