insanoğluna bahşedilen en iyi özellik unutmaktır der eskiler. Nerde ? Hani ?
hoş hayvanlık benim, tamam unutmak, alışmaktır zamanla ama düşünce de virüs gibidir. kontrol edip bunu düşüneyim demezsin. hele ki "unutmalıyım" gibi mecburi bir duygu söz konusuysa penise yan başmışındır artık. ki şair, en çok kaçmak istediğin yerde bulursun kendini demiş. iyi de demiş hani.
dört sene oldu usta dört. bu aldatılma tarihim yani öncesinden bahsetmiyorum. sevgimden, fedakarlığımdan. hani seni sen yapan o kırmızı çizgilerin ve karakterinden bahsetmiyorum bırakıp onun peşinden gittiğin. ilişkiyi sırtlan ve hayatında geri kalan bütün değişkenleri batır ve heba et.
sorular vardır beyin duvarına vurmakta olan. bazen "aha sustu lan" dediğin olur ama diş ağrısına kullandığın sikimsonik bir ağrı kesici düşün. yine gelip bulacaktır seni uykunun başlayacağı bir anda.
sorular var üstad evet, cevabını bulamadığın. öğrendiğinde ne sike yarayacak bilmediğin. en basitinden "neden?" var. var oğlu var. şu sıra sana sadece yarım saatini ayırsın istersin, bir daha biraraya gelmek için değil senin kafanı siken sorular için. hiç olmadığı kadar dürüst, hiç olmadığı kadar anadan üryan konuşsun. son defa siksin ve hayalkırıklığına uğratsın seni. hiç önemi yok. ulan zaten bi kemik aynı yerden kaç kere kırılır ki? kaç defa?
tamam şairi yine dinleriz ne de olsa eyvallahımız var." bardak kırıldı diye su içmekten vazgeçer misin?" suyun tadı aynı değil be usta, sade yaşamın devamlılığı için o su.