çocuk öldü diyoruz, elinde sapan vardı diyorlar. çocuk öldü diyoruz, ama ekmek almaya gitmemişti diyorlar. çocuk öldü diyoruz, teröristti diyorlar.
çocuk öldü.
birincisi: malum fotoğrafın nerede, ne gün çekildiği belli değil. he evet berkin ve ailesi, sol görüşlü insanlar ve aleviler. yani karşımıza böyle bir fotoğraf çıkmasa da gezi eylemlerini kalben desteklediklerini düşünmek ve anlamak güç değil. fakat mesele, berkin'in, vurulduğu gün yani 16 haziran sabahı nerede, ne yapıyor olduğu. ayrıca gezi sürecini yaşayan ve takip eden herkes bilir ki; toplanmalar, eylemler ve müdahaleler öğleden sonra ve akşam saatlerinde yapıldı (sadece bir gün sabah saatlerinde eylem ve müdahale yaşandı, o gün de eylem yapılan yerin berkin'in vurulduğu yer ile alakası yoktu). yani berkin, eylem ya da toplanmanın olmadığı bir yerde, bir saatte vuruldu. şimdi burada tartışılması gereken şey; 15 yaşında bir çocuğun, bir polis ordusuna ne şekilde zarar verebileceği, nasıl bir tehdit oluşturduğu. yani polis beylerimiz neyden korktular ve neye karşı gelemediler de 15 yaşında bir çocuğun kafasına ateş aldılar.
ikincisi: bugün bir çocuğun arkasından üzülmeyi bile çok görecek kadar fazla inandığınız şu fotoğraf belki gerçek bile değil. işinize gelmeyen, hoşunuza gitmeyen her görüntüyü, ses kaydını 'montaj yeaaa, hatta dublaj yeaaa' diye adlandırırken, bu fotoğrafın gerçekliğine ölürcesine inanmanızın sebebi ruhunuzda vicdan kırıntısının dahi kalmamış olması.
bir insan öldüğünde; ırkını, dinini, dilini, rengini sorgulamadan üzüldüğünüz gün siz de yeniden insan sayılacaksınız.
