Brighton'da arkadaslarimin yanina icmeye gidiyorum. aksam yemegi yemeden ciktigim icin de, istasyonda satilan ucuz dilim pizzalardan alayim dedim. elemana hangi dilimden istedigimi gosterdim, bi dilim alabilir miyim diye rica ettim. eleman da cani sikilmis herhalde, benimle sakalasmaya basladi, "bu mu? yoksa su mu, yok yok bu daha lezzetli bunu ye bence" falan gibi sirinlikler yapiyor. gulumsedim bozmadim. yanindaki elemana dedi ki, "abi cok tatli kiz di mi baksana gozlere bak cakmak cakmak nasi bakiyo". turkce. yanindaki de ayni sekilde gozlerimin cakmakligini onaylayip, "konusayim istersen diyeyim cok tas bir bayansiniz, bizim cocuk cok begenmis sizi," ben icimde patlayan kahkahalarla kivranirken, digeri buna yanit veriyor: "yok be abi bu ingilizlerin sagi solu belli olmaz, allah sahibine bagislasin diyelim".
pizzami uzatiyor bana. ben resmen aci cekiyorum belli etmemek icin. en son dayanamadim, immm sey turkce "cok tesekkur ederim beyler, sahibime bagisladiginiz icin de" dedim ve usulca arkami dondum. donerken tabi teatral becerilerimle yan gozle yuzlerine bakmayi ihmal etmedim.
hayatim boyunca iki erkegin ayni anda suratlarinin aldigi o ifadeyi baska hic bir surette gormedim ben.