belirli bir cevap verilmesi mümkün olmayan bir sorudur.
akp' nin asıl oy veren tayfası , elit kesim, tamamiyle çıkar ilişkileri yüzünden. eğer başka bir zihniyet olsaydı yine onları destekleyeceklerdi. işin altında yatan sır hükümete yakın olan yaşar. yine bu gruptan bazıları ki pek de zengin olmayan kesim, ki zenginliğe açlar, zamanında partiye iyi para yatırmış ve tabiri caizse ortam yapmış kesimdir.
(bkz: ağaoğlu)
akp' yi başa getiren kesim, ülke ekonomisini elinde tutan kesim, bunlar zamanında hükümetleri kendi çıkları doğrultusunda kurdu, yönetti ve devirdi. bu grup ile hükümet arası ilişki ilk grubun tersidir yani bu grup hükümete yakın olmaz siyasiler bunlara yakın olmak zorundadır. bunlardan biri de hepimizin bildiği fetullah gülen. yalnız burada cemaatin durumu biraz farklı. nasıl yani? cemaat önceleri çok güçsüzdü yani 1. gruptu, eski yayınları vs araştırısanız cemaat hep hükümete yakın oldu ve ilginçtir ki hükümetler tarafından güçlenmelerine izin verdi. peki güçlenince n'oldu tabiki türkiye ekonomisi üzerinde aşırı bir söz sahibi oldu, iyi bir taraftar kitlesi oldu. peki iyi adam böyle oldu da akp' ye oy vermekle ne alakası var? şöyle açıklayayım taraftar fanatiği olduğu şeye bağlıdırlar. şimdi düşün baştaki adam hükümetin faydasını gördü, kendisini 2. gruba yükseltti, ee istediği politikaları rahatça uyguluyor, başkasını ister mi? istemez.
şimdi cemaatten devam edelim. aslında her şeyin başında çıkarlar birbirine uyuştu, ama planlar farklıydı hükümet oy toplamak, cemaatde söz hakkı istiyordu. hükümet' in cemaate olan tutumunu anlatalım. hükümet cemaatten gerekli rantı sağladı, daha fazla söz sahibi olmak istedi cemaati bitirmek için uğraştı. cemaat ise istediği söz hakkını aldı ama hükümet daha fazla isteyeceğinii hesaba katmadı. böylece birbirşeriyle dalaştı ve hükümet uyguladığı politikalarla cemaatten azımsanmayacak bir çoğunluğu saflarına çekti.
bu daha devam eder de ben başka grupları anlatayım.
tabi bu grupların kesişim yerlerini de anlatacağım.
dövlet bizö bahmöyö grubu var. ki bunlar da fazla söz sahibi olduktan sonra partiye oyları bölündü.
türbanlı bacıcılar var. bunlar bi boktan anlamayıp kulaktan dolma bilgilerle hareket ederler.
amaan, işte yol, ağaç, çiçek, böcek yaptı adam diyenler var. bunlar genelde göbeğini kaşıyan kesim olmasına karşın düşünen azınlık kesimi gördüğü hükümetler döneminde hiç hizmet alamamıştır bari bunlar biraz dursun da az etraf düzelsin kafasındadırlar.
şimdi asıl bölüme gelelim akp' lilerin yaşlı amca tayfasına. bu grup görmüş geçirmiş kesim, yani 35 yaşında adam da olabilir içinde. aaa görmüş geçirmiş demişim, aslında iyi bir hükümet görmemişlerdir.
ben kendi köyümden örnek vereyim. kore gazisi bir amca diyor ki " ben, 1 çuval darı alabilmek için 2 kuzu verdim.". adam kahvede oturdu uzuun uzun anlattı. "ne yiyecek ekmek ne de içecek ayran vardı. bu hükümet geldi ben ilk defa buğday ekmek yedim." köy karadenizde bir köy. ama doğuda nedense ben hiç böyle bir şey duymadım. ve ilginçtir ki karaborsacılık kürtlerin elindeymiş bilmiyorum ben amcaların yalancısıyım. şimdi bu adam kime oy versin. tabi bazı sofi köylere giderseniz size işte camileri kapattılar gibi şeyler de söylerler hatta bir köyde daha doğrusu yayla cuma cıkışları pazar kurulur neyse ben cemaatin çıkışına denk gelmişim tanıdık bir amca çağırdı çay içmeye gittim. klasik amca işte öğütler vs ve yine klasik olarak " biz kuranları saklardık önceleri." anlayacağınız hükümet bu duyguları ve bu grubu sömürerek bir yerlere geldi.
şimdi adamlara diyeceksiniz başkaları daha iyi yapar vs ama adam korkuyor başka bir iyi görmedi ve bilmiyor, gerçekleri görmesi çok zor. geçmişte eziyet çekenler ilk defa kendilerini dikkate alan(!) birinin de gitmesini istemiyorlar.
bu toplumsal bir travmadır. ideolojiyi savunmak kolaydır empati kurmak ya da objektif davranmak zordur. bu nedenle onlara sakince anlatmak lazım ne olduğunu, eski zihniyetin aslında pek de değişmediğini.