Gezi direnişi 79 ilde 320'den fazla yerleşim yerinde milyonlarca insanın destek verdiği direniştir. Bu kadar büyük bir kitleyi herhangi bir sınıfsal kategoriye sokmak zordur. Her futbol takımından, her sosyal sınıftan, pek çok STK'dan, sanatçılardan, bazı işadamlarından,farklı siyasi görüşlerden, feministler, çevreciler, çarşı, antikapitalist Müslümanlar, LGBT bireylerin,Aleviler'in içinde olduğu direniştir.
Niye çıktı derseniz Toplum düdüklü tencere gibidir, alttan ateşi yakıp düdüğü açmazsanız patlar. Yani insanların özgürlüklerine, yaşam tarzlarına, ahlak anlayışlarına, yaşam alanlarında dokunursanız, hakaret edip aşağılarsanız, medya üç maymunu oynarsa, polis insanlara vahşet uygularsa insanlar yeter artık der sokağa çıkar.
Doğrusu anlamak, polis şiddetine çözüm bulmak vatandaş-polis-asker-devlet ilişkilerini yeniden düzenlemektir. Toplantı ve yürüyüş kanunun değiştirip bunu anayasal bir hak olduğunu unutmamak, ölen kişilere bir başsağlığını çok görmemek, orantısız güç kullanan polislerin yargılanmasını sağlamak, park forumlarına temsilci göndermek ya da haber almak. illa şehir müzesi gerekse orada bir Haydarpaşa garı var orası gayet uygun mesela.
Yanlış olan ise olayı marjinal gruplar, dış mihraklar yaptı demek, faiz lobisi gibi sanal düşmanlar üretmek, dışlama-hareket-ötekileştirme üçlüsünü arttırmak, iftira atmak, polis şiddetini görmezden gelip taş atan 3-5 kişiye odaklanmak, karşıt mitingler düzenlemek, %50'yi zor tutuyorum demek, polis destan yazdı demek, mahkeme kararına rağmen 15 gün sonra bunu farketmek, kimseyi dinlemeyip bildiğini okumak.