genellikle kendi kafalarına göre takılıp eylemi amacından saptıran gruplar bunlardır. kusura bakmayın, ama öyle.
30 mayıs akşamında herkes sadece türk bayrağı çağrısı yapılmasına rağmen dev kızıl bayraklar, atatürklü beyaz bayraklar falan. bakın, atatürklü türk bayrağına da bir şey demiyorum, en has atatürkçüyümdür şahsen, ama parti olayı işin içine girdi mi, orada ne birlikten, ne dirlikten söz edilmiyor, sayenizde bir "halk hareketi", bir "milli direniş" de bütün sene anarşi hareketi olarak, marjinal grup olarak, terör faaliyeti olarak görüldü. ha, polis türk bayraklılara ne yaptı? size yaptığının aynısını, hatta daha fazlasını, çünkü türk bayraklılar sizin kadar alışık değildi böyle olaylara.
belki de bir kısmınız türk bayrağına gıcık kapıyorsunuz, milliyetçi bir imge, sistem yanlısı kapitalist ulus-devlet sembolü falan, onun da farkındayız. "şehitlerimize böyle saygı göstermediniz" diyen gezi karşıtları bilmezler. anonslarda atatürk ve şehitlerimiz için saygı duruşunda bulunup istiklal marşı söylenmesi istenince, belki de ilkokuldan beri sıkıldığınız için, millet saygı duruşundayken edip akbayram çalmaya başladınız, istiklal marşı söylenirken, önde gelenlerinizden biri mehmet akif'in torunu olmasına rağmen, aldınız başınızı yürüdünüz insanları iki arada bir derede bırakıp direnişi bölerek.
doğru yanlarınız da yok değil, yoksa yan yana niye yürüyüp komünist gelenekteki bazı sloganları atalım biz de? en içten söylediğim, hatta zaman zaman millete benim söylettiğim, bertolt brecht'in şiirinden aldığınız "kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiç birimiz." sloganı en beğendiğim slogan. benim komünist slogan attığım kadar sen de bu milletin bayrağını tutsaydın olurdu. daha iyi olurdu. devlet-toplum-hükümet ayrımı yapamayanlara inat, kimin doğruyu savunduğu, kimin türkiye'nin kurtuluşuna, emperyalizm kıskacına alınmış milletin refahına hizmet ettiği, kimin hain kimin kahraman olduğu daha iyi anlaşılırdı. yoksulluğa terkedilerek iradeleri ellerinden alınmış olanlar da görürdü ve koşardı yanımıza.
senin de haklı gerekçelerin vardır tabii. ama gezi ruhuna yakışmadı.