birincisi maç 0-3 tescillenmiş değildir ama muhtemelen tescillenecektir.
maçı canlı izledim. amacım trabzonspor taraftarı içerisinde herhangi bir saygısızlıkta bulunmaktan uzak, tamamen heyecanlı olmasını dileyerek eğlenceli ve keyifli bir futbol izlemekti niyetim. öyle hoplayan zıplayan taraftarların arasında olmadığımdan gayet güzel gidiyordu her şey. hatta oradaki abilerle amcalarla gayet güzel sohbetler oldu. trabzonsporun eksiklerini, hatalarını konuştuk. amma velakin kale arkalarında ve maraton tribününde pek futbolla ilgili şeyler konuşulmamış belli ki.
volkan seyirciyi tahrik etmedi. adam maçın başından beri kafasına bir şey gelecek korkusuyla devamlı arkasını kollamaktan oyuna doğru düzgün konsantre bile olamadı. volkanın seyirciyi tahrik etmesinden çok kale arkası taraftarının volkanı tahrik etmiş olması durumu çıkıyor burada ortaya. hatta şunu gördüm ki adamcağız kolunu havaya kaldırıp başını kaşımaya kalkışacak olsa bir ıslık başlıyor sonra arkadaki sözde taraftar demeye dilim varmıyor ne varsa yağdırıyolar. ne buldularsa. oysa volkan tahrik etti diyor herkes. tahrik dedikleri de adamcağızın gol sevinci ha. gol sevinci dediğimiz de taraftara yönelik bir hareket de değil. öyle kaydı çimlerde kendi kendine. ama hak veriyorum trabzonspor taraftarına. içinde yaşamalıydı o sevinci.
maç hakkında konuşmak gerekirse. fenerbahçe her zamanki gibi daha iyiydi. trabzonsporun çok net pozisyonları olmasa da atakları oldu. onlar da isteklilerdi. ama kalite açısından baktığımızda fark oldukça belirgindi. fenerbahçenin yoğun pas trafiği trabzonspor seyircisini yeterince rahatsız etti. suçu kendi futbolcularında aradılar. sonra gol de geldi.
özer hurmacı diye bir futbolcu var bir de. fenerbahçeden ekmek yemiş. fenerbahçedeyken galatasaray şampiyon olduğunda utanmadan sevinmiş. trabzonsporuna kavuşunca aslan kesilmiş kişiliksiz bir adam. tribünden iki karış büyüklüğünde kaya parçası gelmiş daha öncesinde. ve kendisi canerin üzerine yürüyüp korneri hemen kullanmasını rica etmiştir. "yav caner kardeş kullan canım ne olacak bana da atıyolar hatta geçen gün kafama kaldırım taşı gelmişti bir şey olmuyor eheh. hatta ben yabancı cisimler kafa bile atıyorum" demiş de olabilir. ne dediyse orada.
sonuç olarak saha içinde rakibine gücü yetmeyen bir takımın taraftarı üstünlüğünü bileğinin gücüyle, bağırarak çağırarak, zarar vererek, yağmalayarak göstermeye çalışmış. battıkça daha da batmıştır. trabzon o maçı kazanamazdı ama en azından bir ihtimal berabere bitme şansı vardı bana göre. bir taraftarın eli kolu çok oynaması, çok saldırgan olması bir nevi de olsa kendi kendini tatmindir. ama takımın başarısı için biraz akıllı olmak en azından sabırlı olmak gerek. onlarda da bu eksik işte. bir takımın başarısında taraftara ayrılmış bir rol vardır. ne yazık ki trabzonspor bu görevini fnerbahçe karşısında yerine getiremiyor. gerçi büyük maçlar hariç diğer maçlarda da yerine getirmiyor. üç büyükler hariç hiçbir maçta tribünler tam dolmuyor bildiğim kadarıyla. fenerbahçe olunca ama maç iptal oluyor.
ne trabzon sevdasıymış beh çok kıskandım ama! sevda mevda değil bu bence kin tutma merakı. kin tutanlar vardır. bir de kin tutmaya meraklı olanlar. trabzonsporun fenerbahçeyle alıp veremediğinin şikeyle bir alakası yok. bunu çok az bir kesim bilir. bu husumet 1996 da yine trabzonda oynanan trabzonspor-fenerbahçe maçından sonra başladı. şike mike 3 temmuzdu şerefti haktı bunlar bahane. fenerbahçeye düşman bir halk kupamızı yediler diye kinini ateşledi sadece. hakkı arayan gerçek, şerefli namuslu bir insan adaleti her zaman aramalı. kendi işine geldiği zaman değil. 3 temmuzdan önce de aramalı sonra da.
anlamadığım şey ulan tamam nefret denen bir duygu vardır. ama adamın biri şaka maka kocaman bir kaya parçasını volkana fırlatıyor. yani demek istediğim bu kaya parçasını fırlatan adam nefret ettiği bu futbolcunun canını almak istemiş. evet bildiğin ölmesini istemiş. yahu maç iptalinden sonra taraftar saatlerce stadın etrafında bekliyor. oyuncular çıksın da dövelim yumruklayalım taşlayalım. şimdi bir adam çıkar, ailene, eşine ırzına namusuna göz diker bu derece bir nefreti anlarım da bu nedir anasını satayım hem senin başka işin evde çoluğun çocuğun yok mu kardeşim başka hesap mı bulamadın kendine? iki tene futbol takımı sadece.
tabi bir de galatasaray tarafı var bu maçın. her fenerbahçe üzerine yapılan saldırılara karşı mutlaka ekran alıntılarıyla caps lerle ispat yapar bunlar. gelenek olmuştur artık. şimdi de polis arabaları devirmişiz, stad yakmışız. bunların ispatları var. bu insanların bahsettikleri saldırılar, fenerbahçenin herhangi rakip bir takıma olan saldırısı değil. fenerbahçe şampiyonluğu kaybedince kendini de kaybetmiş ve kendi stadını yakmıştır. bu başka takımların taraftarlarını ilgilendirmez. ayrıca polisle yaşananlar konuşulacaksa bununla ilgili olarak fenerbahçeden önce konuşulması gereken bir çok konu var. daha bir sene olmadan unutulmuş bir burak yıldırım cinayeti var. hem polis demişken siz önce gelin de bir şehrinizin polisine bakın. kornerlerde futbolcuları koruyan polislere sövüyor taraftar. çok korumak istediklerinden değil zorunluluktan yapıyorlar bunu zaten. emir öyle. kale arkasında ikinci yarı olunca sahaya girmeyi planlayan taraftarlar bunu gerçekleştirebilmek için tel örgüleri tutan direkleri yerinden sökerken orada bir tane görevli bu olaya müdahele etmiyor. hatta taraftar bunu öyle güzel el birliği ile yapıyor ki fırat pen reklamlarını andırıyordu gerçekten. sonra o boruları pardon direkleri elden ele öyle güzel bir şekilde taşıyorlardı ki bir ucu şimdiden floryaya ulaşmıştır diye tahmin ediyorum.