günah dolu gecenin sabahındaki dumur vaziyeti

entry8 galeri
    1.
  1. sabah kalkınca "nerdeyim, kimim ve ne oldu" dumuru yaşatan günah dolu gecenin şaşkınlıkla karşılanmış sabahıdır.

    efenim o gün şöyle oldu;

    sabah kalktığımda bir an tavandaki klimanın benim yatak odamda ne aradığını merak ettim. sonra on ton olmuş kafamı sağa çevirdiğimde abajurun renginin yeşil, üstümdeki çarşafın ise siyah olduğunu şaşkınlıkla seyrettim. bir an odadaki kesif kadın kokusu, iç gıcıklamak ile mide bulandırmak arasında gidip gelen ter kokusu ile birlikte sinüs kanallarımdan içeri girince, olmam gerektiğim yerden farklı bir yerde olduğuma kanaat getirdim. kafamı diğer yana çevirdiğimde saçları sapsarı, yüzüstü yatmış ve kafası diğer tarafa doğru bakmakta olan hatunu o an farkettim. hala ensemden kafamın ortasına doğru acı acı seyreden başağrısına hakim olmaya çalışıp biraz irkilerek yüzüne baktım. evet lan tanıyordum. dün gece klübündeki kadındı bu. o dün gece, yavaş yavaş beynimin içinde belirmeye başlamıştı. siyah elbisesiyle bar sandalyesinde oturduğu esnada davetkar bakışlarını farkedip, yanına gelip sanki yıllardır tanışıyormuş gibi sohbete başlamıştım ama nasıl bu kadar ileri gittik onu hiç hatırlamıyorum. asıl komik olanı, adını bile hatırlamıyordum bu kadının. içimden isminin ne olabileceği konusunda derin düüncelere daldım ama içimden bir ses, birazdan toz olup gidecek diyor, kendimi böyle yormamam gerektiğini söylüyordu. resepsiyonu arayıp, bir alca seltzer getirmelerini istedim. görevlinin oda kapısına takır tukur girişmesiyle, bir anlığına irkilip üzerindeki şilteyi atan, birlikte tam olarak ne yaptığımı bile hatırlamadığım kadının vücudunun bütün güzelliği gözlerimin önüne serilmişti. o sırada alca seltzeri yudumladım ve balkona çıkıp bir bir sigara içtim. açık hava sessizce beni kendime getirmeye başlayınca, dün gecenin ayrıntıları da yavaş yavaş çözülüyordu. bir enstantane aklıma gelir gelmez banyoya koştum ve banyonun her tarafının kusmuğa bulandığını gördüm. bu kadın bu otele çok sarhoş gelmişti, öyle sarhoştu ki, sonradan duşa sokmama rağmen hiç kendine gelememişti. o vaziyetteki bir kadını herhalde beceremezdim. böyle böyle düşünürken, beynimin içinde bir şimşek daha çaktı; dün gece kendi kendime "lan bu gece bu kadın buraya sızar, ben de çaktırmadan otelin parasını öder kaçarım" diye düşünmüştüm. biraz dinlenmek için yatağa uzandığımda da ben de uyuyup kalmışım demek ki. aklıma gelir gelmez hemen toparlanmaya başladım ama kadının mükemmel vücudu aklımı karıştırıyordu. son bir defa, yüzüstü yatan hatunun üstündeki örtüyü kaldırıp seyretmek istedim. şilteyi kaldırdığımda kase gibi poposunun altından şeftali gibi sırıtan vajinası bir anda beni benden geçirdi ama bu sevişmeye başlamaya ne zamanim, ne de yeterli isteğim vardı. ne de olsa şu an aciz bir kadındı ve ilkelerim gereği tam olarak kafası yerinde olmayan hatunla sevişmek, benim için tecavüzden başka bişey sayılmazdı. zaten dün yalnızca üstümdeki gömleği çıkarmış, pantolonla yatağın bir kenarında uyuyakalmışım. komodinin arkasına düşmüş gömleğimi bulup sırtıma alelacele geçirdim, bütün eşyalaramı aldım ve hiçbir not bırakmadan odadan kaçtım. oda ücretini ödedikten sonra da "hatun aşağı inmeden lütfen odaya girmeyin" diye tembihleyerek zaten beni iyi tanıyan resepsiyonistle vedalaşarak çıktım otelden.

    velhasılı kelam; çok emek harcanmış ama "elde avuçta sıfır" tarzında bir geceydi. o günden sonra bir kadehten fazla içmiş kadınlarla birlikte olmadım.
    0 ...