olmadan asla hakkında konuşulmaması gereken yaşam tarzı. bütün sözlükler üniversiteye gidip, bir hocanın koltuğunun altında yetişipte sonra hocalara fütursuzca giydiren şahsiyetsizlerle doludur. çünkü akademisyenliğin sadece göt yalayarak sahip olunan şey olduğunu sanmış, bırakın götü 12 parmak bağırsağına kadar yalamalarına rağmen akademisyen olamayacakları ister istemez. yüzlerine vurulmuş insanlardır.
evet, çok çay kahve içerler, çünkü uyanık kalmak zorundadırlar. bazıları işe geç gelirler, çünkü gece geç saatlere kadar çalışırlar. hepsi mi böyle? elbette değil. hangi meslek grubunda bütün çalışanlar işlerini layığıyla yapıyorlar ki? devlette çalışan herhangi bir uzman, mühendis iş yaşamlarını dolu dolu geçirdiklerini iddia edebilirler mi? edemezler. mesaileri akşam 5te biter. basar evlerine giderler. akademisyenler gibi her dakka " neden çalışmıyorum" diye suçluluk duymazlar. en zoruma gideni de hal böyleyken bize siz ne yapıyorsunuz demeleridir. sanki kendisi buhar makinasını yapmış mına koyim.. bak ne güzel giydirdim. ben tesla değilim, sen de steve jobs veya gates değilsin. bırak bu ucuz ayakları. neymiş, yetiştiğin ellere puştluk yapmayacakmışsın. neden? çünkü sen onun becerbildiği kadar, yetiştirebildiği kadar iyi bir mühendis, avukat veya hedesin. bunu unutma.