1938'de orduyu ve donanmayı isyana teşvikten yargılanan Nazım Hikmetin yazdığı ama Atatürke ulaşamayan mektubu:
Cumhurreisi Atatürkün Yüksek Katına
Türk ordusunu isyana teşvik ettiğim iddiasıyla onbeş yıl ağır hapis cezası giydim. Şimdi de Türk Donanmasını isyana teşvik etmekle töhmetlendiriliyorum.
Türk inkılâbının ve senin adına and içerim ki suçsuzum.
Askeri isyana teşvik etmedim.
Kör değilim ve senin yaptığın her ileri dev hamlesini anlayabilen bir kafam yurdumu seven bir yüreğim var.
Askeri isyana teşvik etmedim.
Yurdumun ve inkılâpçı senin karşında alnım açıktır.
Yüksek askeri makamlar, devlet ve adâlet, küçük, bürokrat gizli rejim düşmanlarınca aldatılıyorlar.
Askeri isyana teşvik etmedim.
Deli, serseri, mürteci, satılmış, inkılâp ve yurt haini değilim ki; bunu bir an olsun düşünebileyim.
Askeri isyana teşvik etmedim.
Senin eserin ve sana aziz olan Türk dilinin inanmış bir şairiyim. Sırtıma yüklenen ve yükletilecek hapis yıllarını taşıyabilecek kadar sabırlı olabilirdim. Büyük işlerinin arasında seni bir Türk şairinin felâketi ile alâkalandırmak istemezdim.
Bağışla beni. Seni bir an kendimle meşgul ettimse, alnıma vurulmak istenen bu inkılâp askerini isyana teşvik damgasının ancak senin ellerinle silinebileceğine inandığımdandır.
Başvurabileceğim en inkılâpçı baş sensin.
Kemalizmden ve senden adalet istiyorum.
Türk inkılâbının ve senin başına
and içerim ki suçsuzum.