laf ü güzaftır. belki günümüzdeki müslümanların hoşgörülü olmaması denseydi üzerinde tartışabileceğimiz, fikir teatisinde bulunabileceğimiz bir durum ortaya çıkardı ancak şu haliyle gerçekten bilgisizce söylenmiş bir laftan öteye gidemiyor. zira bir müslümanın yaptığı hata islam'ın suçu olamaz. islam belirli kurallar getirmiştir buna ya uyarsın ya da karşı çıkarsın. bir müslümanın gidip bir yerleri bombalaması islam'da hoşgörünin olmadığını değil, o hareketi yapan dangalağın islam'ı anlayamamışlığını gösterir. nasıl ki ayağında converse ile komünist bildiri dağıtan gençten ötürü komünizm'i eleştiremezsek, müslümanların hataları üzerinden de islam'ı eleştiremeyiz. geçtiğimiz dönemlerde haberlerde sapık imam diye bir haber vardı. bu imam, imam olmuş ama adam olamamış ki bir iki kişiye tecavüz falan etmiş. üstelik islam'ın zina hakkındaki görüşleri apaçık belliyken bir imam kalkıp bu çirkin fiili yapabiliyor. ee şimdi kim suçlu? islam mı?
hoşgörü, her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, toleranstır * ki bu da islam'da ziyadesiyle mevcuttur. islam'da hiç bir insanı zorla müslüman yapma gibi bir şey mevzubahis olamaz. herkes istediği inancı hür bir şekilde yaşar ki medine döneminden örnekleri boldur. yahudiler, hristiyanlar, müslümanlara dokunmayan, zarar vermeyen müşrikler bile istedikleri gibi yaşıyorlardı. allah rasulü onlarla ticari ilişkiye bile izin veriyordu. islam'da hoşgörü'ye dair birkaç ayete bakalım isterseniz ;
" Dinde zorlama yoktur. " (Bakara, 256)
" O Müminler, kötülüğü iyilikle savarlar. Kendilerine verdiğimiz rızıktan
sarfederler. Boş söz işittiklerinde, ondan yüz çevirerek:
-Bizim işlediğimiz bize, sizin işlediğiniz de sizedir. Size selâm olsun!
Biz, cahillerle ilgilenmeyiz " derler. (Kasas 54-55)
" Rabbinin yoluna, hikmetle, güzel öğütle çağır. Onlarla tartışırken
en güzel yolu seç. "(Nahl 125)
" Sen davetini yap ve emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Onların heveslerine uyma
ve de ki onlara:
-Allanın indirdiği kitaba inandım. Aranızda hükmetmekle emrolundum. Allah,
bizim de Rabbimizdir, sizin de. Bizim işlediklerimiz bize, sizin
işledikleriniz de sizedir. Bizimle sizin aranızda tartışılacak bir şey
yoktur. Allah hepimizi bir araya toplayacaktır. Dönüş O'nadır. "
(Şura 15)
" De ki: Ey Kafirler! Ben sizin taptıklarınıza tapmam. Benim tapdığıma da
sizler tapmazsınız. Sizin taptıklarınıza ileride de tapacak değilim. Siz de
benim taptığıma tapmayacaksınız. Sizin dininiz size, benim dinim banadır. "
(Kâfirun suresi)