zeytindağı

entry14 galeri
    3.
  1. Falih Rıfkı Atay'ın yazmış olduğu başyapıttır. 1.dünya savaşının ortadoğu boyutunu merak edenler için kesinlikle tavsiye edilir.

    --spoiler--

    bu kitap 1. dünya savaşında anadolu gencinin hiç bilmediği, görmediği, coğrafyasına yabancı olduğu kutsal topraklarda nasıl savaştığını, bıkmadan, cesurca yokluğa, açlığa, güçsüz teçhizatlarla,, güçlü ingiliz itine nasıl direndiğini çok güzel bir dille anlatmıştır.
    oradaki savaşında en az Çanakkale kadar önemli önemlidir.
    şu bölüme ise söylenecek hiçbir şey yoktur.

    istasyonda bir kadın durmuş, gelene geçene:
    - Benim Ahmed’i gördünüz mü? diyor.
    Hangi Ahmed’i, yüz bin Ahmed’in hangisini?
    Yırtık basmasının altından kolunu çıkararak trenin gideceği yolun, istanbul yolunun aksini gösteriyor.
    - Bu tarafa gitmişti, diyor.
    O tarafa? Aden’e mi, Medine’ye mi, Kanal’a mı, Sarıkamış’a mı, Bağdad’a mı?
    Ahmed’ini buz mu, kum mu, su mu, skorpit yarası mı, tifüs biti mi yedi? Eğer hepsinden kurtulmuşsa Ahmed’ini görsen ona da soracaksın:
    - Ahmed’imi gördün mü?
    Hayır. Hiçbirimiz Ahmed’ini görmedik. Fakat Ahmed’in her şeyi gördü. Allah’ın Muhammed’e bile anlatamadığı cehennemi gördü.
    Şimdi Anadolu’ya, Batı’dan, Doğu’dan, sağdan, soldan bütün rüzgârlar bozgun haykışarak esiyor. Anadolu, demiryoluna, şoseye, han ve çeşme başlarına inip çömelmiş oğlunu arıyor.
    Vagonlar, arabalar, kamyonlar, hepsi ondan, Anadolu’dan utanır gibi, hepsi istanbul’a doğru, perdelerini kapamış, gizli ve çabuk geçiyor.
    Anadolu Ahmed’ini soruyor… Ahmed, o daha dün bir kurşun istifinden daha ucuzlaşan Ahmed….
    Ahmed’i ne için harcadığımızı bir söyleyebilsek, onunla ne kazandığımızı bir anaya anlatabilsek, onu övündürecek bir haber verebilsek…
    --spoiler--
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük