hani "çözümsüz kalınan zamanlar" var ya, "çaresiz zamanlar",
o kan, elden ayaktan çekilir ya,
bi an, an donar,
beyin, bilinç bölünür,
korkunç bir sessizliğin ortasında binlerce ses haykırır içten, ağızdan nefes bile çıkamaz ama,
bir nefeslik bir an,
göz kırpamaz, nefes alamaz, yutkunamazsınız, kalp bile çarpmaz,
"o an"lardan biridir işte.